Günümüzde sakatlıklar ve rahatsızlıklarımızın temeli bedensel hakimiyetimizdeki yetersizlikten ve aşırı çalışan kaslarımızı yerçekimine karşı teslim edemeyişimizden geliyor.
Bedenimizi taşımak ve hareket etmek için geliştirdiğimiz yerçekimi kaslarını kullanmayı öğrenmek ile birlikte bu kasların nasıl gevşeyeceğini bilmemiz de önemlidir. + ve - kutuplar arasında ilerleyen bu döngüye sahip olmak için bugün bir çok disiplin buna yönelik çalışmalar yapıyor. Bedensel hakimiyetimizi geliştirmek için yüksek ağırlıklar kaldırıyor, bedenimizi havada tutan hareketler yapıyoruz. Bedenimizi dinlendirmek için yoga,masaj, qigong,nefes ve meditasyon yapıyoruz. İki uç noktada ilerleyen bu kutupların içerisinde olmak nasıl bir his olurdu?
Yerçekimi hem dostumuz, hem düşmanımız. Onunla nasıl iletişim kurduğumuz onun bizimle nasıl iletişim kuracağını belirliyor.
Bir hareket akışını formsuz,ritmik ve estetik görmemizin sebebi de bu sanırım.. Bedenine hakim olan bir sistem, yerçekimine karşı alçalıp yükselen bir dalga gibi hareket edebilir. Çoğumuz yer çekimine karşı savaşıyoruz. Onunla birlikte hareket etmeyi öğrendiğimizde kırılmayıp esnemeyi öğreneceğiz.
Show more...