Bu bölüm, Coimagin Design Studio & Consultancy sponsorluğunda sunulmuştur.
————
Serçin Kireçtepe, hayata meraklı bir öğrenci; paylaşmaya iştahlı bir yolcu. Her insanın gerekli alan verildiğinde çok yönlü yaratıcılar olduğuna inanan iflah olmaz bir destekçidir.
Öğrendiklerinden öğretmeyi seçtiği tek şey Meditasyondur. Halen Birebir meditasyon eğitmeni, ses şifası uygulayıcısıdır.
Kurumsal hayat stresini yönetebilmek için “Mental Sürdürülebilirlik” projesini geliştirip Metro Group içinde 2018 de “best practice in sustainability” ödülünü almıştır. Pandemi süresince Club House dan uyku kalitesine dair öneriler paylaştığı “Beraber Uyuyalım mı” yayınları yapmıştır. 2020 Eylül ayında Deepak Chopra’nın “Evebeynler için başarının 7 spiritüel yasası” kitabını Türkçe çevirmiş ve yayınlatmıştır. 2025 Temmuz da günlük hayata faydalı öneriler içeren, “Anladım Hatta Şimdiledim” kitabını elektronik bir hediye olarak yayınlamıştır. @hqofmyheart isimli Instagram hesabından paylaşımlar yapmaktadır.
2000 yılından beri Istanbul Barosuna kayıtlı bir avukattır. Tavsiyede bulunmayı sevdiğinden 20 yıldır da baş hukuk müşaviri olarak çalışmaya devam etmektedir.
Bu bölüm, Coimagin Design Studio & Consultancy sponsorluğunda sunulmuştur.
—————
Kağan Çavuşoğlu, değişim yönetimi, organizasyonel uygulamalar, süreç dönüşümü ve stratejik İK konularında uzmanlaşmış bir Değişim Danışmanıdır. İşletmelerin ve liderlerin, günümüzün dönüşümsel bakış açısıyla uyumlu bir şekilde uyum sağlamalarını, büyümelerini ve amaç odaklı liderlik etmelerini sağlar.
Psikoloji alanında akademisyen olan Çavuşoğlu, liderlik algısı üzerine yoğunlaşmaktadır. Z Kuşağı popülasyonuna odaklanan araştırmalarıyla, iş yeri davranışlarında, liderlik algısında ve motivasyonel etkenlerde kuşaklar arası değişimleri inceleyerek, iş gücü stratejilerini geleceğe hazırlamayı hedefleyen kuruluşlara değerli içgörüler sunmaktadır. Ayrıca, kuruluşlarda yapay zekâ dönüşüm olgusunu inceleyen akademik makaleler yayınlamıştır.
Çok kültürlü ve disiplinlerarası ortamlardaki kapsamlı deneyimiyle Kağan Çavuşoğlu, karmaşıklığı yönetme, yüksek etkili çözümler sunma ve kurumsal hedefler ile insan potansiyeli arasında uyum sağlama becerisiyle tanınmaktadır. Ayrıca, yeni girişimlerin başlatılması ve ölçeklendirilmesinde etkili olmuş, girişimlerin kuruluşundan büyüme ve kurumsallaşmaya kadar stratejik gözetim sağlamıştır.
Bu bölüm, Coimagin Design Studio & Consultancy sponsorluğunda sunulmuştur.
—————
Selim Heper kendini şöyle ifade ediyor:
Ben bir liderlik koçu ve insan gelişimi konusunda hayat boyu öğrenciyim. Danışanlarımda güçlü ve kalıcı dönüşümler yaratmaya tutkuyla bağlıyım çünkü potansiyelin gerçekleşmemesinden daha fazla hayal kırıklığı yaratan bir şey tanımıyorum.
Yolculuğum rekabetçi basketbol oynamaktan New York'ta üniversitelerde öğretmenlik yapmaya, oradan da şimdi dünyanın dört bir yanındaki liderlere koçluk yapmaya uzandı. Bu süreçte öğrendim ki gerçek başarı, aslında kim olduğunuzu keşfederek kendinize dönmekten başka bir şey değildir. Aynı zamanda sürdürülebilir mutluluk ve tatmin duygusuna giden tek yolun da bu olduğuna inanıyorum.
Yüzlerce insana büyük kararlar, yaşam geçişleri ve liderlik zorluklarında rehberlik ettim. Derin bir merakla dinleme, güvenli alanlar yaratma ve sezgisel ustalıkla içgörü geliştirme konuları en öne çıkan özelliklerimdir.
Bu bölüm, Coimagin Design Studio & Consultancy sponsorluğunda sunulmuştur.
————
Neşe Gök, İnci Holding’in üçüncü kuşak temsilcilerinden biridir. 2016-2024 yılları arasında Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini üstlenmiş, 2024 yılı sonrası da Yönetim Kurulu Üyesi olarak görevine devam eden vizyoner bir iş insanıdır.
İnci Holding Yönetim Kurulu'ndaki görevinin yanı sıra Cevdet İnci Eğitim Vakfı Mütevelli Heyeti Daimi Üyesi ve organik tarım yapan ve ekolojik ürünler satan Jüpiter Tarım şirketinde Kurucu Ortak ve Yönetim Kurulu üyesidir.
Japonya İzmir Fahri Konsolosu olmasının yanı sıra ESİAD Yönetim Kurulu Üyesi, EGİAD Yönetim Kurulu Üyesi ve Dokuz Eylül Rotary Kulübü Başkanı'dır. İzmir İtalyan Ticaret Odası, İstanbul Üniversitesi ve De Montfort Üniversitesi Mezunlar Derneği, Peryön Ege üyesidir.
Melek yatırımcı olarak Keiretsu, EGİAD Melek Yatırım Ağı ve ARYA Women Yatırım Ağı üyesidir. Bireysel Katılım Yatırımcı Lisansı sahibidir. Kalisto Yatırım Şirketi’nin sahibidir. Hem Türkiye’de hem de yurt dışında çeşitli girişim sermayesi fonlarında yatırımları vardır.
Capital’in her yıl düzenlediği “En Etkili 30 İş Kadını” ve Fortune Türkiye’nin yayınladığı “En Güçlü 50 İş Kadını” listelerinde yer almaktadır. Dünya Gazetesi’nin 2018 yılında yayınlanan “Türkiye’ye İlham Veren 48 Kadın” listesinde yer almaktadır. 2023 yılında Fast Company tarafından Türkiye'nin önde gelen holding, şirket ve bankalarına ek olarak startuplar arasından belirlenen “50 Sürdürülebilirlik Lideri” listesinde yer almıştır.
Hayatta inandıklarının başında, kadınların iyi eğitim alması, ticari ekosisteme katkı sağlaması ve girişimci olması gelmektedir. Bu konularda üniversitelerde ve özel kuruluşlarda konuşmalar yapmaktadır. Yürüyüş ve seyahat tutkunudur. Instagram hesabında gezi yazılarını paylaşmaktadır. Golf sporuyla yakından ilgilenmektedir. En keyif aldığı hobisi ailesi ile golf oynamaktır.
Duygu Mutlu kendini şöyle ifade ediyor:
1965 Edremit doğumluyum. Babam askerdi, dolayısıyla bir yerde sabit kalmadık.
Ankara ve İzmir’de büyüdüm. Liseyi İzmir’de bitirdim, parlak bir öğrenciydim. 1989’da
ODTÜ Bilgisayar Mühendisliği’ni bitirdim. Mühendislik doğru bir tercih değilmiş
aslında. Öğrenciliğimden beri derneklerde, politik gruplarda aktiftim. Mezuniyetten
sonra İzmir, İstanbul ve Ankara’da çeşitli şirketlerde çalıştım. Öğrenciliğimdeki biriken
polis dosyalarından dolayı kamu kurumlarına giremedim. 1990’da evlendim, 1992’de
bir kızım oldu.
1996’da politik bir davadan aranmaya başladım. Yakalanmamak için ailemle birlikte
illegal yaşamaya başladım, tabii kolay değildi. 3 yıl süren bir yeraltı yaşamından sonra
1999’da yakalandım, sonrası 3 yıl da çeşitli cezaevlerinde hapis hayatı. Şansıma da
cezaevleri o yıllarda en hareketli dönemini yaşıyordu. Çok sayıda insanın öldürüldüğü
iki büyük operasyona canlı tanık oldum.
Cezaevinden adli tıp raporuyla çıktım ama 1.5
yıl sonra yeniden tutuklama kararı çıkınca 2004’te İsviçre’ye geldim. Yeni bir ülke, yeni
bir dil ve tabii mesleki olarak kendimi yenilemem 4 yıl aldı. 15 yıl kadar yazılımcı
olarak çalıştım. Bir yıldan beri de artık para kazanma odaklı çalışmayı bırakıp, sevdiğim
işleri yapayım dedim. Şu anda bir göçmen kampında çalışıyorum, teknik işlerden
uzaklaştım, bir zamanlar benim yaşadığım sıkıntıları yaşayan insanlara yardım etmeye
çalışıyorum. Türkiye’deki cezam zaman aşımına uğradı, artık tatil için Türkiye’ye gidip
geliyorum.
Türkiye’de iken de sosyal olarak çok aktiftim. Öğrenci derneği yöneticiliği, sendika
temsilciliği, meslek odası yöneticiliği ile devam edip politik örgütlenmeye kadar giden
bir süreç oldu. İsviçre’de de uzun süre bir dernekte aktif oldum, sürekli bir okuma
grubum, bir sinema grubum vb. oldu. Şu anda da benzer şeylerle devam ediyorum.
Son olarak da Zürih’i anlattığım bir internet portali oluşturmaya çalışıyorum
Nida Ayça Onur kendini şöyle ifade ediyor:
2013’te Gazi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümünden mezun oldum. 2019 yılında Sabancı Üniversitesi’nde yüksek lisansımı (MBA) ve devamında Shanghai Üniversitesi’de iki haftalık bir öğrenci değişim programını tamamladım.
Enerjisa, Metro Cash&Carry, Koton, Pluxee (eski adıyla Sodexo) gibi farklı şirket ve sektörlerde Müşteri Deneyimi, Hizmet Tasarımı, Proje Yönetimi ve Süreç Geliştirme alanlarında yaratıcı ve multidisipliner ekiplerle çalışıp takımlar yönettim.
Yakın geleceğe odaklanan işlerin yanında biraz daha uzak bir geleceğin problem, fırsat ve inovasyon alanlarını düşünmek istediğim için, sürdürülebilir ve tercih edilebilir gelecek tasarımını merkeze alan spekülatif dizayn disiplininde derinleşiyor ve bununla ilgili eğitimleri Türkiye’de ilk kez vererek farkındalık yaratıyorum.
Sertifikalı bir Proje Yönetimi Profesyoneli (PMP)’yim, Profesyonel Scrum Ürün Sahibi (PSPO I)’yim ve IBM Design Thinking Co-Creator unvanına sahibim. Ayrıca ICF akreditasyonlu Flow Coaching Institute mezunu bir profesyonel koç olarak (Flow Certified Professional Coach) kurumlar ve bireylerin yaratıcı potansiyellerini keşfetmek için onlara rehberlik ediyorum.
10 yıllık kurumsal hayat tecrübesinden sonra kendi girişimim Coimagin Design Studio & Consultancy’i kurdum.
Coimagin’de YapıKredi, Mercedes, Enerjisa gibi kurumlara eğitimler verdim. Tasarım, inovasyon, yaratıcı düşünce ve CX yönetim alanlarında eğitim, danışmanlık, mentörlük hizmetleri vermeye devam ediyorum.
Profesyonel iş yaşamımın yanı sıra bir ressamım. Dışavurumcu soyut tarzda yağlıboya tablolarımı katıldığım sergilerde sanatseverlerle ile buluşturuyor, aynı zamanda resimlerimi naoart.art instagram hesabımda sergiliyorum. Aldığım sanat terapisi eğitimi sonrasında bu alanda da kişisel çalışmalarımı sürdürüyorumç
Eren Çep, değişim yönetimi danışmanı, yönetici koçu ve lider mentörü. Profesyonel yolculuğuna 1989'da gazetecilikte başladı. Haber peşinde koşarken insan hikâyelerine dokunmayı, gözlem yapmayı ve doğru sorular sormayı öğrendi. Bu beceriler, ileride yöneticilik ve danışmanlıkta en çok işe yarayan araçları oldu.
Gazetecilikten sonra pazarlama ve satış alanında yönetici olarak çalıştı. Farklı sektörlerde yönettiği projeler sayesinde iş dünyasının gerçek ritmini yakaladı. 2000 yılında kendi işini yapmaya başladı. O yıllardan itibaren seçkin kurumlarda yönetim kurulu ve icra kurulu düzeyinde görevler aldı; anlaşmalardan reorganizasyonlara, şirket birleşmelerinden kültürel dönüşümlere kadar pek çok stratejik projede aktif rol oynadı.
Bugüne kadar 10 bini aşkın yönetici ve profesyonelle çalıştı; kimi zaman koçluk yaptı, kimi zaman sahada onlarla birlikte ter döktü, kimi zaman da bir kriz masasının başında onların yol arkadaşı oldu. Perakendeden tarıma, sağlıktan otomotive, tekstilden turizme onlarca farklı sektörde yüzlerce kurumun dönüşüm sürecine eşlik etti.
Bugün yaptığı işi tek bir başlıkla tanımlamak zor; ama en çok şu cümleyle anlatıyor kendini:"Ben dönüşümle yüzleşmek isteyen insanların ve kurumların yanındayım."Onun için sistem kurmak bir matematik işi değil sadece; önce insanı anlamak, sonra onlarla birlikte yeni yollar çizebilmek demek.
..Ve en çok da yeniden başlama cesaretini diri tutmak demek.
Birkan Şengün kendini şöyle ifade ediyor:
Ben Birkan. Denizli’de doğdum, büyüdüm. Sonra yolum Ankara’ya, Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne düştü. O binalar insana sadece ders değil, hayata dair bir duruş da öğretiyor. Bende o duruş, çoğu zaman muhalif bir yerden şekillendi. Haksızlıkla aram hiç iyi olmadı. Haksızlığa karşı tavrım çoğu zaman başımı ağrıttı ama kendimi hep iyi hissettirdi. Bu yüzden, mecazen belki de gerçekten, 10. köyde yaşamaya başladım diyebilirim.
Kariyerime İnsan Kaynakları’nda başladım. İnsanı, sistemi, iletişimi anlamaya çalışırken bir noktada kendimi Satış dünyasında buldum. Şimdi ise İngiltere’de, butik bir otelde müşteri ilişkileri yöneticiliği yapıyorum. Hayat beni farklı alanlara savurdu ama ortak nokta hep aynı kaldı: insanı anlamaya çalışmak.
2024 Mart ayından bu yana İngiltere’deyim. Yeni bir ülke, yeni bir dil, yeni bir düzen...
Bir kız çocuğu babasıyım. Hayatta belki de en çok bununla gurur duyuyorum. Baba olmak, insanın içini önce toz duman edip sonra yavaşça yeniden kuran bir süreç. Daha çok düşünüyorsun, daha çok korkuyorsun ama en çok da umut ediyorsun.
Tuğçe Madayanti Şen kendini şöyle ifade ediyor: Amerika’da University of Cincinnati’de Broadcast Media okudum. Mezun olur olmaz, ilk profesyonel adımımı Amerika’da PBS kanalında yapımcı asistanı olarak attım. Sonra, içime sinen bir teklifle Türkiye’ye döndüm. NTV’de “Haydi Gel Bizimle Ol” gibi dönemin önemli programlarında program yapımcı ekibinde çalıştım; “Gece Gündüz” programında ise editör-muhabir olarak kültür-sanatın nabzını tuttum. TRT Okul’un Türkiye’yi dolaşan “Öğrenci Evi” programını yönettim, ATV’nin “Kim Milyoner Olmak İster” yarışmasında editörlük yaptım. Açık Radyo’da “Himmet Ağanın İzdivacı” adında bir sinema programı hazırlayıp sundum.
Esperanto dilinde çektiğim kısa filmim “Senmova” birçok uluslararası festivalde gösterildi.
Akademide ise hem öğrencilik hem hocalık yaptım: Yeni Yüzyıl Üniversitesi’nde Yaratıcı Yazarlık ve Ülkeler Sineması; Akademi Jurnal’de Sinema Yazarlığı ve Film Okuma dersleri verdim. 2020’den bu yana Yeditepe Üniversitesi’nde “Film Eleştirisi” dersi veriyor ve Akademik Kurul üyesi olarak görev yapıyorum.
Gezi ile birlikte 2013’ten bu yana BirGün gazetesinde sinema ve televizyon yazarlığı yapıyorum; 2023’ten beri BirGün TV’de haftalık sinema programı “İyi Seyirler”i hazırlayıp sunuyorum.
Arkeolojiye duyduğum tutku beni İstanbul Üniversitesi'nde lisans ve yüksek lisans, ardından doktora çalışmalarına taşıdı. Aynı zamanda Yıldız Teknik Üniversitesi’nde Mimarlık Tarihi yüksek lisansımı tamamladım.
Tüm bunların dışında HAYTAP-Sanat birimini kurarak Türkiye’deki dizi ve filmlerde hayvanların denetlenmesi sürecini yürütüyorum. PETA ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği gibi oluşumlarda yer alıyorum.
Kısacası, televizyon ve sinema yazarlığından akademiye, sahadan kurama, üretmekten sorgulamaya uzanan çok yönlü bir yolda yürümeye devam ediyorum.
Simge Atsüren kendini şöyle ifade ediyor: Uzun yıllar kurumsal hayata İnsan Kaynakları alanında katkı sağladıktan sonra, deneyimlerimin de bana kattıkları ile yoluma “Çalışan Deneyimi” öncelikli olacak şekilde danışmanlıkla devam etme kararı aldım. Koçlukla derin bir bağ kuran, felsefe, sosyoloji ve psikoloji disiplinlerini bu alanla ilişkilendirerek anlam üretmeyi seven biriyim.
Simgesel anlatımlara, özgün sanat ve edebiyat eserlerine, güçlü düşünsel temellere önem veriyorum. Instagram @coksimgesel hesabımda ve Linkedin’deki yazılarımda kısa, vurucu ve düşündürücü olmayı tercih ediyor; bu içerikleri paylaşarak kendimden bir iz bırakmak istiyorum. Ayrıca oğlumun gelişimiyle yakından ilgileniyor, onun ilgi alanları ile kendimi de geliştiriyorum.
Gözlem ve merak en güçlü yönlerim. Toplumsal meseleleri bireysel gelişimle ilişkilendirmeyi seviyorum; örnek olma, mikro değişim, etik, aidiyet, güç gibi temalar üzerinden düşünmeyi tercih ediyorum.
Koçluk ile dönüşecek bireylerin varlıklarını aydınlatmak en büyük tutkum.
Erdi Karadeniz; dijital gelişim ve yaratıcı içerik danışmanı, yapay zeka araştırmacısı, e-öğrenme tasarımcısı, LEGO Serious Play fasilitatörü, yetişkin eğitmeni ve ICF profesyonel koçudur. İstanbul merkezli olarak Şapka Danışmanlık’ta e-öğrenme ve dijital platformlar yöneticisi olarak görev yapmaktadır.
Ayrıca FikristMedia ve Serrymade’in kurucusudur.
Edebiyat alanında da faaliyet gösteren Karadeniz, “İhbar”, “Beni Sevmek Zorundasın”, “Pesimisyon” ve “Kafamda Dumanlar Var” gibi kitapların yazarıdır.
Eğitim geçmişinde Marmara Üniversitesi, Anadolu Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi gibi kurumlar yer almaktadır.
Nebil Özgentürk, Adana'da doğdu ve Ege Üniversitesi İşletme Fakültesi'ni bitirdi. Gazeteciliğe Günaydın Gazetesi'nin İzmir bürosunda muhabir olarak başladıktan sonra İstanbul'daki Sabah Gazetesi'ne geçti. Romanya, Abhazya ve Körfez Savaşı sırasında savaş muhabiri olarak görev yaptı ve bu deneyimler onun meslek hayatını şekillendirdi.
1992 yılında Sabah gazetesinde yaptığı haftalık portre röportajlarından yola çıkarak "Bir İnsan Bir Hayat" adlı kısa belgeseller hazırlamaya başladı ve bu çalışma onun belgesel kariyerinin temelini oluşturdu. Yıllar içinde belgesel yapımcısı, gazeteci ve yazar olarak çok yönlü bir kariyer sürdürdü. Ürettiği binlerce eser ve aldığı yüzlerce ödülle toplumumuzun gönlünde yer edinmiştir.
En son 2025 Mayıs ayında "Livaneli: Bir İnsanın ve Bir Ülkenin Hikayesi" adlı belgeselini yayınlayan Özgentürk, evli ve üç çocuk babasıdır.
Selin Yetimoğlu Çakkalkurt, Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji bölümünden mezun olduktan sonra farklı sektörlerde İnsan Kaynakları departmanında tecrübe edindi. 2013 yılında profesyonel koçluk eğitimlerini alarak ICF akredite PCC Profesyonel Koç oldu. ICF (International Coaching Federation) üyesi, Koçluk Platformu Derneği (KPD) eski Yönetim Kurulu Üyesi olarak koçluk mesleğine dair faaliyetler gerçekleştirdi. Son olarak köklü bir holdingin İnsan Kaynakları ekibinde çalışıyorken kurumsal hayattan tamamen ayrılarak kariyer koçluğu, kariyer danışmanlığı ve kendi markası olan FunOfis’e odaklandı. “Mutluluk Faktörü”, “Değerlendirme Merkezi ve Mülakatlarda %100 Başarı” ve "The Little Book of Job Hunter" kitaplarını yazdı. 2021’de FunOfis’in faaliyetlerine son vererek kariyer koçluğu ve danışmanlığı çalışmalarını İngiltere’ye taşıdı. ICF tarafından, tecrübeli ve yetkin koçlara verilen PCC unvanını almaya hak kazandı. Northumbria Üniversitesi Psikoloji bölümündeki yüksek lisansını 2022’de tamamladı.
Şu anda yaşamını İngiltere'de sürdürürken Coach the Professional Ltd çatısı altında bireyler için kariyer koçluğu, kariyer danışmanlığı (Değerlendirme Merkezi Provaları, Mülakat Simülasyonları vb.) ve yönetici koçluğu yapmaya devam ediyor.
Melis Er, profesyonel kariyerine 2008 yılında HR Business Partner olarak Schneider Electric’te başlamıştır. İşe alım, eğitim, performans ve yetkinlik yönetimi, iç iletişim fonksiyonlarından sorumlu olarak geçirdiği 6 yılın ardından otomotiv sektörüne geçiş yaparak, Delphi Diesel Otomotiv Sistemleri’nde kariyerine devam etmiştir. İnsan Kaynakları Birim Müdürü olarak İzmir fabrikanın işe alım, organizasyonel gelişim, yetenek yönetimi ve yurtdışı görevlendirmeler süreçlerinden sorumlu olan Melis, mühendislik ekiplerinin reorganizasyonu ve 100 kişilik elektronik kontrol ünitesi yazılım ekibinin seçme yerleştirme başta olmak üzere kurulum sürecini yönetmiştir.
Delphi Diesel’den sonra kariyerine Maxion Wheels Türkiye İnsan Kaynakları ekibinde insan kaynakları takım yöneticisi olarak devam etmiştir. Çalışma hayatının 11 yılını İnsan Kaynakları profesyoneli olarak reel sektörde geçirdikten sonra 2018 yılı Kasım ayında İzmir Bölge Direktörü olarak Hugent ailesine katılmıştır.
Dokuz Eylül Üniversitesi İşletme lisans, Ege Üniversitesi MBA – İnsan Kaynakları ve Yönetim Geliştirme yüksek lisans mezunu olan Melis koçluk, mentorluk ve iç eğitmenlik eğitimlerine katılmış, sertifikalı olarak çalıştığı firmaların bünyesinde eğitmenlik yapmıştır. Çalışan deneyimi trendlerini araştırmakta; özelikle işveren markası yönetimi ve iletişimi, dijital ve kültür dönüşümünde yeteneklerin yönetimi alanlarına ilgi duymaktadır.
Gazetecilik alanında lisans eğitimi aldıktan sonra Pazarlama Yönetimi yüksek lisansını tamamlayan Özden Aliyagiç Uyar, kariyerine Alman Vogel Burda Dergi Grubu’nda başladı. Yayıncılık sektöründe edindiği deneyimin ardından, 2007 yılında Tayvan merkezli Zyxel Networks’ün Türkiye ofisine katılarak pazarlama alanında önemli görevler üstlendi. Daha sonra Ortadoğu, Benelux ve Nordics bölgelerinde marka yönetimi ve pazarlama operasyonlarını yönetti.
2023 yılında İsviçre’nin Zürih kentine taşınan Özden Aliyagiç Uyar, edebiyata olan ilgisini kişisel Instagram sayfası @ozdenevar üzerinden kitap değerlendirmeleri yaparak okurlarla buluşturuyor.
İsviçre’nin Sesi gazetesinde “Edebiyatın İzinde” köşesinde hem yazı yazan hem de röportajlar gerçekleştiren Uyar, edebiyat, kültür ve sanat alanlarında çeşitli eğitimler almakta ve Almanca öğrenimine devam etmektedir.
Evli ve bir çocuk annesi olan Özden Aliyagiç Uyar, ruh ve beden sağlığını desteklemek adına uzun doğa yürüyüşleri yapmakta ve pilatesle ilgilenmektedir.
Seren Bayhan kendini şöyle ifade ediyor:
“Çokça okur, bolca gezer, olabildiğince sever. Dünyayı dinler, hayali yazar, tutkuyla anlatır.”
Bilge Kandaş kendini şöyle ifade ediyor:
1971 yılının haziran ayında İstanbul’da dünyaya geldim. Ailemin ilk çocuğuyum. Benden 7 yaş küçük bir erkek kardeşim var. Nişantaşı Kız Lisesi’nde liseyi bitirdikten sonra Akdeniz Üniversitesi Turizm ve Otelcilik bölümü öğrencisi iken kimi ailevi sebeplerle okulu bırakıp İsviçre’ye gelme kararı aldım. Geldikten sonra Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi İşletme Bölümü’nü sonrasında da Zürich Juventus Schule’de Handelsschule’yi bitirdim.
Çalıştığım yıllarda alanım finans oldu. 2006 yılından itibaren ise sağlık sorunlarım sebebi ile çalışma hayatımı oldukça daralttım. Bu süreçte de Türkiye ve İsviçre’de çeşitli sivil toplum kuruluşlarında çalıştım ve çalışıyorum.
Yine Açık Öğretim Fakültesi’nde Tarih lisans ve Acil Durum ve Afet Yönetimi önlisans programlarından diplomalarım var.
İki çocuğum var ve tutkulu bir hayvanseverim🥰
Mahlasla piyasaya çıkan bir kitabim var. Kendi adımla çıkacak olan ikinci kitabım da yolda☺️
Ömür Doğan kendini şöyle ifade ediyor:2004 yılında Hacettepe Üniversitesi’nden Eğitim Fakültesi Fizik Bölümü’nden mezun oldum, yüksek lisansını Ankara Üniversitesi’nde Eğitim Sosyolojisi’nde yaptım ve tezini özel işletmelerdeki eğitimlerin yetişkin öğrenmesi ve eğitim sosyolojisi açısından incelenmesi üzerine hazırladım.
Çağdaş Drama Derneği’nde Yaratıcı Drama Liderliği programını tamamlayıp bitirme projemi yaratıcı düşünme üzerine yaptım.
Ünversiteden mezun olduğumda ilk üç yıl ilköğretim çocukları için yardımcı ders kitapları hazırladım. Galiba hayatımda en severek yaptığım iş de o oldu. Hem yaratıcı işler yapıyor hem de binlerce çocuğa fayda sağlıyordum.
Ardından yine çok sevdiğim ikinci iş alanım olan İK’ya geçtim. Uzun yıllar farklı şirketlerde grup müdürlüğü dahil insan kaynakları yöneticisi olarak çalıştım.
Şu anda ise öğrenme tasarımcısı, eğitmen, insan kaynakları danışmanı, içerik üreticisi ve profesyonel koç (PCC) olarak insanlara yol arkadaşlığı yapıyorum.
Şapka Danışmanlık’la birlikte Bir Ömür Öğrenme başlıklı öğrenmeyi öğrenme ve Bir Ömür Yaratıcılık başlıklı yaratıcı düşünme eğitimleri başta olmak üzere kurumsal hayatta liderlik gelişim, eğiticinin eğitimi, inovasyon, eleştirel düşünme, problem çözme, karar verme, iletişim ve takım çalışması gibi konularda eğitimler ve webinarlar tasarlayıp sunuyorum.
Özge Günal Uyar, 9 Eylül Üniversitesi mezunu.
18 yıl İnsan Kaynakları alanında kariyere sahip, Koç Grubu şirketlerinden Arçelik, Opet ve Tüpraş’ ta yöneticilik yaptı.
İnsan psikolojisi, ilişkilere yansıması, davranışları anlama, yorumlama konuları hep ilgi alanında oldu. Adler Koçluk eğitimleri ile birlikte insanı anlamada derinleşirken, kendi duygularına da derin yolculuklara çıktı.
İlerleyen yaşların, değişen değerlerin farkındalığıyla “rota yeniden oluşturuldu” 😊
2015 yılında katılımcısı olduğu, kadınlara özel bir içsel liderlik programı – Coming into your own – Öze Dönüş programının, fakülte liderlerinden biri oldu.
Hayatta eşimle çalışamam ve satış & pazarlama yapamam derken, 2015 yılında birlikte yarattıkları bir ürünleri ve markaları oldu. Bu markanın iletişim/tanıtım süreçleri ile ilgileniyor ve yönetiyor.
Suluboya resim yapmak çok keyif aldığı, ilham geldikçe ortaya çıkarttığı, yaratıcı tarafını besleyen hobisi.
Özetle, rota artık “bir yere bağlı olmadan, birçok yönle bağ kurmak” olarak devam ediyor Özge için.
Lale Baş kendini şöyle ifade ediyor:
Sıcak bir Ağustos gecesinde annemle babam yazlık sinemada film seyrederken dünyaya geldim. Belki de bu yüzden yıldızlı yaz gecelerini çok severim.
Çocukluğumun geçtiği Adana’dan sonra 40 yaşıma kadar Denizli’de yaşadım. Sonrası asla yaşamam deyip aşık olduğum İstanbul -ki içine de ne aşklar sığdırdım- ve şimdilerde güzeller güzeli Toscana.
35’imde uyandım, tasımı tarağımı toplayıp kendi içime doğru seyahate çıktım. İyi de oldu, gerçek kendimle tanıştım yolda.
40’ımdan sonra davul çalmayı, İtalyanca’yı, kuşların isimlerini ve bitkilerden sal yaparak hayatta kalmayı öğrendim.
Ağaçlara her sarıldığımda onlar gibi hem güçlü köklerim hem gökyüzüne uzanan özgür dallarım olsun istedim, dallarımın nereye uzanabileceğini bilmemekle beraber gidişattan memnunum.