Men-E-Men Stüdyo tarafından hazırlanan iki yüz dokuzuncu bölüm sizlerle.
Bu bölüme Power Group’un Aralık başında gerçekleşecek Podcast Festivali ve Ödülleri’nden bahsederek başladık.
Sonra kendimizi dizilere bıraktık. 9,5 yıl önce başlayan ve bu yılın son günü yayınlanacak bölümüyle final yapacak Stranger Things’den notlar paylaştık. Dizi için seçilen nefis parçaları hatırladık.
Ardından bir başka diziye, daha yeni bir yapıma geçtik. Herkesin konuştuğu Pluribus’dan söz ettik. Neden bu kadar popüler oldu, devamı nasıl olabilir, neler beklemeliyiz? Dizinin ikinci bölümünün sonunda nasıl bir sürpriz var?
En sonda da, “Bi de Buna Bak”ımız var. Sizlerden gelen iki nefis öneriyi paylaştık. Biri yine bir dizi, diğeri de çok ilginç bir podcast...
Bi de Buna Bak
https://www.imdb.com/title/tt31510819/
Mobland
https://open.spotify.com/show/3IcR07iNbmI7rZiuJpi32d
Soul Boom
Men-E-Men Stüdyo tarafından hazırlanan iki yüz sekizinci bölüm sizlerle.
Bu bölümün başında Cadılar Bayramı’nın Amerika Birleşik Devletleri’nde yarattığı heyecanı ve bu heyecanın oluşturduğu ekonomiyi değerlendirdik. Şekerler, kostümler havada uçuştu.
Sonrasında, sevdiğimiz konulardan biri olan yapay zekaya daldık. Yapay zekanın müziğe olan etkisinden, beraberinde getirdiği sorulardan bahsettik. Sevdiğimiz işlerden örnekler verdik.
Bu konunun ardından, geçen sezon bir bölümümüzde konuştuğumuz, inanılmaz bir hızla ve yaygınlıkla gündemde olmaya devam eden bir konuya tekrar girdik. Estetik ameliyatlar... BBC News’un Türkiye’den de bahsettiği bir haberinden yola çıktık. Çıktık çıkmasına ama konu nasıl peruklara geldi, işte onu tam çözemedik.
Sezen Aksu'nun son albümünü, 80'lerde İngiltere'nin en çok satan 3 şarkısını, Oscar'ın muhtemel adaylarını konuştuk
Size de sorularımız var ayrıca...
Men-E-Men Stüdyo tarafından hazırlanan iki yüz altıncı bölüm sizlerle.
MTV’nin kapanışına, bir devrin bitişine üzüldük ve üzüntümüzü unutup yine son günlerde popüler kültür gündeminde konuşulan olaylardan bahsettik.
Müzik dünyasından ilginç bir tartışmayı ve teknoloji dünyasından dikkat çekici gelişmeleri bu bölümde dinleyebilirsiniz. Instagram cephesinden geç de olsa gelen önlemleri de değerlendirdik.
Sonrasında bir markanın öyküsüne, bu markanın kurucusunun ve ortaklarının ne kadar sabırlı olduklarına değindik.
Bölümümüzün sonunda, İngiltere’de 90’ların en çok satılan 45’liklerini hatırladık. Hatta ilk üç sırada olan parçaları biraz detaylandırdık.
Men-E-Men Stüdyo tarafından hazırlanan iki yüz beşinci bölüm sizlerle.
Son günlerde popüler kültür gündeminde konuşulan olaylardan, kişilerden ve işlerden bahsederek başladık. Taylor Swift, Bad Bunny, Donald Trump gibi isimlerden söz ettik.
Sonrasında biraz farklı konulara geçtik. Onlarca yıl tüm dünyanın uzak durduğu nükleer enerjinin tekrar gündemimize girmesini ve sebeplerini değerlendirdik.
Bu mevzunun ardından yönetimsel bir konuya kısaca girdik. Dünyanın tanınan, büyük şirketlerinde görmeye başladığımız çift CEO’ları konuştuk. En tepede iki kişi olmasının, avantajlarına ve dezavantajlarına değindik.
Son olarak, radyonun ve radyoculuğun bize hissettirdiklerini paylaştık. Bir özel isme "Nihat Sırdar"a teşekkürlerimizi sunduk.
Bi de Buna Bak
https://www.youtube.com/watch?v=Mape2JPihzA&t=716sBiz Radyoyu Çok Sevdik belgeselinin konuşulduğu, Medyascope yayını
Men-E-Men Stüdyo tarafından hazırlanan iki yüz dördüncü bölüm sizlerle.
Geri döndük ve yedinci sezonumuzu başlatıyoruz. Tekrar birlikte olmak çok güzel.
Geçen yazın en büyük müzik olayını konuşarak başladık. Oasis Turnesi... Bu turneden daha önce de bahsetmiştik, müziğin insanları nasıl bir araya getirdiğini bu konserle tekrar görmüş olduk. Konsere gidemesek de...
Ardından teknoloji konularına girdik. Ekranlar hakkında konuştuk. Ekranlar çok önemli ama arabalardaki ekranları kullanırken dikkat etmek gerekiyor. Çünkü ekranlar ve menüleri el oyalayıcı olabiliyor.
“Bi de Buna Bak” kısmında ise bir YouTube kanalı ve bir dinleyicimizin bizimle paylaştığı ilginç bir haber var.
“Bi de Buna Bak”
https://www.bbc.com/future/article/20250911-the-people-who-hunt-down-old-tvs
https://www.youtube.com/@aptulikatv
Men-E-Men Stüdyo tarafından hazırlanan iki yüz üçüncü bölüm sizlerle.
Dinlemeye başlayacağınız bu bölüm, yaz aramızdan önce paylaştığımız son bölüm.
Bize korku vermeye devam eden dünya hakkında konuşarak başladık. Barış, huzur sadece şarkılarda, hikayelerde adını andığımız kavramlar olurken; gerçek hayatta savaşları, silahları, bombaları gördüğümüzden bahsettik.
Sonrasında haber trendleriyle ilgili ilginç paylaşımlarımız var. Bir rapordan yola çıktık ve ilginizi çekebilecek bazı istatistiklere değindik.
Yaz günlerinin vazgeçilmezleri arasında klimalar var hiç kuşkusuz. Klima konusunda Time’da okuduğumuz bir yazıdan bahsettik.
“Bi de Buna Bak” kısmında ise yeni bir YouTube kanalı var.
Yeni sezonda, yeni bölümle tekrar buluşmak dileğiyle...
“Bi de Buna Bak” Link’i
https://youtube.com/@burcinacer?si=ELOjQEACU-sPv2ET
90'lar podcast serisi : youtube @burcinacer
Men-E-Men Stüdyo tarafından hazırlanan iki yüz ikinci bölüm sizlerle.
Bu bölümümüze Ferdi Zeyrek’i anarak başladık. Onu ve onun gibileri her zaman hatırlayacağımızı, onların eksikliğini her zaman hissedeceğimizi ifade etmeye çalıştık.
Sonrasında sinema konuştuk. Geçtiğimiz bölümde konu ettiğimiz büyük bütçeli ve maliyetli filmler arasında yer alan Mission Impossible - The Final Reckoning’den bahsettik. Bu film serisinin kökeninin Topkapı Sarayı’na kadar uzandığını değerlendirdik. Romandan uyarlanan bir filmin, 60’larda bir diziye ilham olması, o dizinin de çıkışından 30 yıl sonra 8 filmlik mega bir seriye fikir olmasını anlattık.
Ardından, yaz mevsimi için bazı albümler önerdik. Bu albümler ana akım dışındaki türlere odaklandı. Farklı yerlerden, ülkelerden farklı tarzlarda müzisyenlere ait bu albümlere ait link’leri aşağıda bulacaksınız.
Son olarak, bugüne kadar çok az konuştuğumuz Tony Ödülleri’nden bahsettik. Bu sezonu çok iyi geçiren Broadway’in ödüllü işlerinden söz ettik.
Men-E-Men Stüdyo tarafından hazırlanan iki yüz birinci bölüm sizlerle.
Bu bölümümüze sorularla başladık. Biraz podcast’imizle, biraz son gelişmelerle ilgili soru-cevap yaptık.
Ardından SXSW Londra konferansı’nı değerlendirdik. Bu konferansta yaşananları, gerçekleşen bazı tartışmaları masaya yatırdık.
Blockbuster diye adlandırılan, gişeye oynayan büyük bütçeli ve büyük maliyetli filmlerin vizyona girdiği bir dönemdeyiz. Bunlardan biraz bahsettik. Özellikle heyecanla beklediğimiz bir filmi daha detaylı konuştuk. “F1 the Movie”... Arabaları, Formula 1 yarışlarını sevenlerin beklediği filmi değerlendirdik.
Geçen bölümün öğretilerinden biri, “Bi de Buna Bak”ı ihmal etmememiz gerektiğiydi. O yüzden, bölümün sonunda jingle’ıyla birlikte “bi de buna bak” dediğimiz nefis bir öneri dinleyeceksiniz.
“Bi de Buna Bak”
The David Lynch Collection
https://www.juliensauctions.com/en/auctions/julien-s-auctions-turner-classic-movies-present-the-david-lynch-collection?tagIds=108391,108444,589
Men-E-Men Stüdyo tarafından hazırlanan iki yüzüncü bölüm sizlerle.
200. bölümümüz özel olsun istedik. Bu bölümde sizleri konuk ettik.
199 bölüm boyunca hep biz konuşmuştuk (bazı konuklu bölümlerimiz dışında), 200. bölümüzde bizi dinleyenleri ağırlamaya karar verdik.
Sohbetimize de bir 90’lar yarışma eğlencesi kattık. Kıran kırana bir yarışma oldu.
Men-E-Men Stüdyo tarafından hazırlanan yüz doksan dokuzuncu bölüm sizlerle.
Kaydımızı yaptığımız günden bir önceki gün olan 13 Mayıs 2025 itibarıyla Eurovision Şarkı Yarışması başladı. Yarışma bu yıl İsviçre’de yapılıyor. Birbiriyle alakası olmayan parçaların yarıştığı; pop, rock, elektronik, dans, etnik, trance gibi türlerin birbirine girdiği ama herkesin bir şekilde eğlendiği bu yarışmaya değindik.
Ardından Webby Ödülleri’nden, bu ödül töreninde kazananlardan, öne çıkan podcast’lerden bahsettik. Hazır söz podcast’lerden açılmışken, Open AI ile ilgili bir haberden yola çıkarak iki Türk doktorun hazırladıkları ilginç bir podcast’i konuştuk.
Son olarak, Walt Disney şirketinin geçen hafta yaptığı bir duyuruyu değerlendirdik. 2020’lerin Disneyland parkı Birleşik Arap Emirlikleri'ndeki Yas Adası'nda açılacak. Bu ülkenin turizmden para kazanma konusundaki büyük planına değindik.
Men-E-Men Stüdyo tarafından hazırlanan yüz doksan sekizinci bölüm sizlerle.
Güneydoğu Anadolu Bölgemizden söz ederek başladık bu bölüme. Güzel ve duygusal bir seyahatin gözlemlerini, hissettirdiklerini yansıtmaya çalıştık. Bol bol fıstık ve baklava sohbeti eşliğinde...
Sonrasında 200. bölümümüz için düşündüğümüz fikri paylaştık. Desteğinize ihtiyacımız var ve çağrımıza kulak vereceğinizi düşünüyoruz. Ardından amber bazlı parfüm arama konusunda bize yardımcı olan sevgili dinleyicilerimizin geri dönüşlerine değindik. Hepsine çok teşekkür ettik.
En sonda da, bu yıl 30 yaşını kutlayan üç albümden bahsettik. Türkçe rap, rock ve pop müziğin en iyi “ilk albümleri” arasında sayabileceğimiz albümler...
Men-E-Men Stüdyo tarafından hazırlanan yüz doksan yedinci bölüm sizlerle.
Atatürk’ün çocuklara armağan ettiği 23 Nisan bayramımızı kutlayarak başladık. Ardından yine seyrettiğimiz dizilere daldık. Öncelik verdiklerimizden Black Mirror’ı konuştuk. Neden çok sevildiğini, neden bazılarının bu diziye mesafeli olduklarını değerlendirdik. Ardından, çok sert başlayan yeni sezonuyla The Last of Us dizisinden söz ettik. Tabii ki spoiler vermeden...
Çok kısa bir Coachella haberinin sonrasında, teknoloji konularına geri döndük ve robotlardan bahsettik. Çin’de yarı maraton koşan robotlardan başlayıp, Isaac Asimov’a kadar geldik.
Men-E-Men Stüdyo tarafından hazırlanan yüz doksan altıncı bölümsizlerle.
Geçtiğimiz hafta sonu gerçekleşen Coachella Festivali’ndenbahsederek yeni bölümümüze başladık. Ses getiren performanslar, bizi pek tatmin etmeyen isimler ve bu festivalin neden bu kadar bu denli popüler olduğuhakkında konuştuk.
Sonrasında, Amerika Birleşik Devletleri’nin en sevilen ve enuzun süredir yayında olan skeç programı Saturday Night Live’a değindik. Bu programın ABD dışında yayınlanan versiyonlarını saydık ve 2026’da bunlaraeklenecek İngiltere versiyonunu değerlendirdik.
Kaydımızın sonunda da modadünyasından bir satın alma haberini konuştuk. Bir İtalyan moda markasının birbaşka İtalyan moda markasını satın alarak, Fransız şirketlerinin lüks giyimalanındaki hakimiyetine meydan okumalarını değerlendirdik
Men-E-Men Stüdyo tarafından hazırlanan yüz doksan beşinci bölüm sizlerle.
Bu bölümde popüler kültür konularına geri döndük. ABD yönetimi tarafından uygulanacak olan ve tüm dünyanın gündemini esir eden gümrük vergilerini konuştuk. Bu yeni vergi oranlarının tüm endüstrilere ve şirketlere olan etkilerini değerlendirdik. Bol bol dizilerden, Adolescence ve White Lotus gibi son günlerin ses getiren işlerinden söz ettik.
Tarihin gelmiş geçmiş en büyük dizilerinden Game of Thrones bölümlerinde sıkça gördüğümüz, nesli 10.000 yıl önce tükenmiş olan büyük kurtların geri dönüşünü konuştuk.
Bölümümüzün sonunda da bilgisayar ve konsol oyunlarına değindik. Herkesin çok sevdiği Minecraft’ın neden bu kadar popüler olduğundan ve beyaz perdeye uyarlanan Minecraft filminin başarısından söz ettik.
Men-E-Men Stüdyo tarafından hazırlanan yüz doksan dördüncü bölüm sizlerle.
Bu bölümde de hislerimiz var. Yine bölümün tamamını düşüncelerimize ve duygularımıza ayırdık. Ülke gündemini değerlendirdik.
Bizi zorlayan gerçeklerden, tespitlerimizden bahsettik. Bu süreci başarılı bir şekilde ve makul bir dille yöneten isimleri saydık. Beklerntileri ve hassasiyetleri olanlara değindik.
Çok kısa da olsa, yurt dışına da baktık ve son günlerde sanat dünyasından kaybettiğimiz isimleri andık. Ruhları şad olsun
Men-E-Men Stüdyo tarafından hazırlanan yüz doksan üçüncü bölüm sizlerle.
Bu bölümde hislerimiz var. Geçtiğimiz bölümümüzde normal akışımızı yapmış, yaşanılan olayların henüz çok yeni olması sebebiyle kaydımızın başında çok kısa olarak hislerimizi paylaşmıştık.
Bu bölümün tamamını düşüncelerimize ve duygularımıza ayırdık. Çok sert bir hafta yaşadık. Konu hala çok sıcak, uzun süre de gündemimizde kalacağa benziyor.
Geleceğe umutla bakmak hepimizin hakkı. Genç nesillerin ülkemizde umutlarını kaybetmeden yaşamaları en büyük dileğimiz...
Men-E-Men Stüdyo tarafından hazırlanan yüz doksan ikinci bölüm sizlerle.
Bu bölümde, Oscar Ödülleri öncesinde ve sonrasında adı çok anılan Demi Moore’dan yola çıkarak, içinde bulunduğumuz yılların yepyeni estetik anlayışını konuştuk.
'Yeni bir görünümün' doğuşuna tanık olduğumuzdan bahsettik. Ve bu yeni görünümü, takip ettiğimiz hemen hemen her ünlünün yüzünde görebildiğimizi anlattık. Ve tüm ünlülerin, şu anda, 20 yıl önceki hallerinin bire bir aynısı olduklarından söz ettik.
Bölümün ikinci yarısında da, biraz ihmal ettiğimiz “Bi de Buna Bak”ı geri getirdik. Son günlerde dikkatimizi çeken albümler, isimler, programlardan bir derleme oldu.
Doechii, Kral Charles ve The Bends albümü ana başlıklarımız oldu.
Men-E-Men Stüdyo tarafından hazırlanan yüz doksan birinci bölüm sizlerle.
97. Oscar Ödülleri’ni kazananlar geçtiğimiz hafta belli oldu. Birçok ilk, birçok sürpriz yaşandı. Hepsini detaylı olarak değerlendirdik. Gözümüze çarpan detayları konuştuk.
Bölümün ikinci bölümünde, 27 Şubat 2025’te gerçekleşen Saygı1 konserine değindik. Ceza ve Sertab Erener’in ardından üçüncü konser Mor ve Ötesi için gerçekleştirildi.
Binlerce müzikseverin katıldığı gecede yaşananları, farklı perspektiflerden değerlendirdik. Bir izleyici olarak, konserde görev üstlenmiş bir kişi olarak ve Mor Ve Ötesi’nin yıllar süren yolculuğuna tanıklık etmiş kişiler olarak...
Men-E-Men Stüdyo tarafından hazırlanan yüz doksanıncı bölüm sizlerle.
Bu bölümde teknolojik konulara girdik. “Maddenin dördüncü hali yaratıldı” dersek, bize ne dersiniz? Kuantum bilgasayarlarının geliştirilme sürecine ve bu bilgisayarların gelecekte ne gibi yararlar sağlayacağına değindik. Microsoft’un yankılar yaratan duyusurunun ardından yaşanacakları takip edeceğiz.
Yapay zeka haberleri artık sıradanlaştı. Ancak yapay zeka alanında yaşanan gelişmeler ve doğurduğu sonuçlar özellikle müzik endüstrisini negatif yönde etkiliyor. Bu sebeple, müzisyenlerden sessiz bir protesto var. Bu protestodan önemli notlar paylaştık.
Bölümün sonunda, James Bond var. James Bond filmlerinin yaratıcı kontrolü Amazon şirketinin oldu. “No Time to Die” çıktığından beri sırada ne olduğuna dair hiçbir işaret yoktu, Bu son anlaşmanın neler getireceğini göreceğiz.