Gündemdeki, kadınların uğradıkları tacizleri ifşalamasıyla başlayan aktif kadın hareketini ele alan, kadınların asırlardır yaşadıkları mağduriyetin temel sebebine odaklanan Berna, bu bölümde kadınların fikrinin ve elbette zikrinin küçümsendiği gerçeğini dinleyiciye anlatıyor.
Bir süredir, diyete başlamak, spora gitmek gibi disiplin gerektiren konularda kendine verdiği sözleri tutamadığını fark eden Berna, nerde hata yaptığını bulur ve öz disiplin kazanmak için kolları sıvar.
Mutluluğun formülünün pek de açık olmadığını iyi bilen Berna, bu bölümde kişinin uzun vadeli iyi hissediş hali üzerinde nelerin etkisi olabileceğinden bahsediyor. Bu bölümde de yine madde madde anlatarak öğretmen rolünde.
Her ne kadar çarpıcı bir başlık seçmek için bu cümleyi kursa da "doğru insanı bulmak" diye bir durumun mümkün olmadığını anlatıyor bu bölümde Berna.
Yirmilerinin tadını çıkarmaktansa, çoğu şeye geç kalmış hissetmekle yıllarını heba ettiğini fark eden Berna, herkesin zamanlamasının farklı olabildiğini öğrenişinden bahsediyor.
Bu bölümde, ne kadar yaşlısın testini çözüp, yaşlanmanın getirdiği yeni alışkanlıkları ve yeni tercihleri sıkıcı olarak etiketleyen insanların neleri gözden kaçırmış olabileceğini konuşuyoruz.
O acımasız, zalim iç sesle yaşayanlar bilir ki en zoru kendini takdir edebilmek, kendi minik başarılarını bile kutlayabilmektir. Berna bu bölümde, kendimize, helal olsun be, diyebilmenin önemini vurguluyor. İyi dinlemeler!
Berna bu bölümde, sosyal medyanın bir uzantısı olarak, gerçek benliğimizi dijital benliğimizle senkronize etme mecburiyetimizi ve bu mecburiyete uyum sağlayamayanların akıbetini konu alıyor.
Bu bölümde Berna, insanın desteğe ihtiyaç duyan toplumsal bir varlık olduğu gerçeği ile devamlı sevdiklerinden destek bekleyen sitemkar bir varlık da olabilişi arasındaki o dramatik farkı konu alıyor.
Kulaklarıma İnanamıyorum'da 30 bölümü geride bırakan Berna, 30. yaş gününde kendi öyküsü ve podcast sürecine dair ortak çıkarımlarda bulunuyor. Olması gerekenden biraz daha duygusal bir bölüm.
90'ların epik dizisi Kara Melek'in komik jeneriğini dinleyip derin düşüncelere dalan Berna bu bölümde, insanın doğasında hem iyiliğin hem de kötülüğün olduğu gerçeğini felsefik ve dini boyutlardan ele alıyor.
Bir önceki bölümde aşkın kontrolsüzlüğünden bahseden Berna, bu bölümde ayrılığın getirdiği o acı tatla nasıl başa çıkılabilir, sorusuna cevap arayarak aşk acısını hafifletme yöntemlerini sıralıyor.
Aşık olma halinin tuhaflığı, insanı hem coşkuya hem derde sürükleyişi, ne şairler ne düşünürler ne de bilim insanlarınca çözüme kavuşamaması Berna'yı bu bölümü hazırlamaya, cevapları bulmaya yönlendirir.
Kulaklarıma İnanamıyorum'un ilk konuklu bölümünde, Berna'ya Instagram'ın ünlü simalarından, keyifli sohbeti ve ada yaşamına uyumu ile dikkat çeken kuzeni Melike eşlik ediyor.
Merak edenler Iin Melike'nin Instagram profili: https://www.instagram.com/melike_yoga/
Bizi devamlı yeni ve ilgi çekici içerik peşinde koşturan, uyuşmuş bir şekilde ekran kaydırtan, haz ve heyecanın kölesi yapan dopaminin artık bağımlısı olduğumuz gerçeğiyle el sıkışalım mı? Peki kafaları nasıl toparlayacağız, eski halimize nasıl döneceğiz diyorsanız, bu bölüm tam size göre...
Terapi kelimesinin bile tabu olduğu Türkiye'de tüm ön yargıları göze alarak kendi yolculuğunu anlatan Berna, terapiyi normalleştirme ve ihtiyaç duyanları cesaretlendirme motivasyonu ile bu bölümü kaydediyor.
Diğerlerinin hayatında olan biteni hayran hayran izlerken, sahip olduklarına imrenirken, kendi hayatımızda olup bitene "tavuk" muamelesi yapmamızı konu alan Berna, bu bölümde, beğenmediğimiz ezik tavuğumuzun bizi her gün doyuran yumurtalarını göremeyen gözlerimizi açmaya niyetleniyor.
Berna bu bölümde, ülkede yaşanılan büyük deprem faciası sonrası daha da tetiklenen korkularımızı, geleceğimize yönelik endişelerimizi yeniden gözden geçirmemizi sağlıyor. Kaybetmek korktuğumuz şeylere aslında hiç sahip olmamış olabilir miyiz?
"Allah yürü ya kulum, demiş!", "Ne şanslı adam!", "Zaten ben de şans olsa!" gibi cümlelere son vermemiz gerektiğini anlatan bu bölümde Berna, şanssız olduğunu düşünen insanların neleri gözden kaçırmış olabileceğine değiniyor. Şans kavramını daha önce hiç bu şekilde düşünmemiştiniz!
Kendi yaşamlarımıza yön veren kararlarımız gerçekten bize mi ait? Yol ayrımlarında tercih yaparken tamamen özgür müyüz? Bu bölümde, burası benim dükkanım, demeye başlayan Berna'nın kendi hayatının efendisi olabilmekle alakalı tavsiyelerini dinliyoruz.