Home
Categories
EXPLORE
True Crime
Comedy
Society & Culture
Business
Sports
History
News
About Us
Contact Us
Copyright
© 2024 PodJoint
00:00 / 00:00
Sign in

or

Don't have an account?
Sign up
Forgot password
https://is1-ssl.mzstatic.com/image/thumb/Podcasts126/v4/7f/1e/fc/7f1efc1d-d684-099f-4de3-1bad19167d2f/mza_10369087613924250466.jpg/600x600bb.jpg
İkinci Baskı
Ayşe Dilşad Çetin Özyurt
25 episodes
1 week ago
Merhaba, ben Dilşad Çetin. Evlatlıktan ebeveynliğe, öğrencilikten eğitimciliğe hayattaki farklı rollerimde öğrendiklerimi ve deneyimlediklerimi bu podcast aracılığıyla paylaşıyorum. Hayattaki her durumun daha önce yaşandığına inandığım için paylaştıklarıma “ikinci baskı” etiketini atfediyorum. İletişim: aysedilsad@gmail.com Instagram: @ikincibaskipodcast
Show more...
Management
Business
RSS
All content for İkinci Baskı is the property of Ayşe Dilşad Çetin Özyurt and is served directly from their servers with no modification, redirects, or rehosting. The podcast is not affiliated with or endorsed by Podjoint in any way.
Merhaba, ben Dilşad Çetin. Evlatlıktan ebeveynliğe, öğrencilikten eğitimciliğe hayattaki farklı rollerimde öğrendiklerimi ve deneyimlediklerimi bu podcast aracılığıyla paylaşıyorum. Hayattaki her durumun daha önce yaşandığına inandığım için paylaştıklarıma “ikinci baskı” etiketini atfediyorum. İletişim: aysedilsad@gmail.com Instagram: @ikincibaskipodcast
Show more...
Management
Business
Episodes (20/25)
İkinci Baskı
25 | Girlmossing

Son zamanlarda karşıma çıkan bir kavram var: girl mossing. TikTok ve Instagram’da insanlar orman zeminine uzanıyor, yosunlara dokunuyor, yapraklara bakıyor ve sadece duruyorlar. Amerika Birleşik Devletleri Ulusal Orman Vakfı bile 2024’te Instagram hesabını bu kavramla tanıttı.


Yosun hızlı büyümez. Ama güçlüdür. Toprağı korur, suyu tutar. Yumuşaktır, ama yere köklenmiştir. Ve bana göre girl mossing tam da bu hissi çağrıştırıyor: yumuşaklıkla direnmek.


Bu kavram, aslında başka yavaşlama hareketleriyle de örtüşüyor. Quiet quitting, niksen, tangping, bai lan… hepsi bir şeyi söylüyor: Bu kadar koşmaya mecbur değiliz. Kendimizi dinlemek, sınır koymak, yavaşlamak bir zayıflık değil, aksine derin bir farkındalık göstergesi.


Yazar Brett Scott’ın da dediği gibi:

“Teknoloji hayatımızı kolaylaştırmaz. Onu sadece daha hızlı ve daha dolu hale getirir.”

Show more...
4 months ago
27 minutes 27 seconds

İkinci Baskı
24 | Hiper Bağımsızlık
Bağımsızlık, kendi kendine yetmek veya kendine bakmak demek. Ancak her özellik gibi bağımsızlık da aşırıya kaçıldığında tehlikeli olabiliyor. Bireyin olağan bağımsızlık düzeyinin ötesinde, aşırı bir bağımsızlık arzusu veya davranışı hiper bağımsızlık belirtisi olabilir. Hiper-bağımsızlık, gerçekten başkalarının yardımına veya desteğine ihtiyaç duyduğunda bile, her konuda tamamen bağımsız olmaya yönelik bireysel çabaları ve kendi başına her şeyi halletme dürtüsünü ifade ediyor. Tabii özellikle de kadınlarda serde bir yandan da kendi ayakları üzerinde durma, kendi kendine yetebilme, başkasına -özellikle de bir erkeğe- muhtaç olmama baskısıyla ve mesajıyla büyütülmüş olmak da var. “Aşırı bağımsızlık resmi bir tanı olmasa da bir travma ve stres tepkisi olabilir; travma sonrası stres bozukluğu veya travma geçmişinin tetiklediği başka bir zihinsel sağlık sorunu olan kişiler de aşırı bağımsızlık yaşayabilir” deniyor. Şimdi gelin hiper bağımsızlığın işaretlerinin neler olduğuna bir bakalım... Siz de kendinizi bir değerlendirin, bu cendereye düşmüş müsünüz, kıyılarında gezmiş misiniz? Yoksa her şey yolunda mı?
Show more...
1 year ago
22 minutes 24 seconds

İkinci Baskı
23 | Bir Kurtarıcı Beklemek (Sindirella / Andromeda / Godot / Tatar Çölü Kompleksleri)
Türkiye Cumhuriyetimizin 100. yaşını kutladığımız bugüne ben de bir anı bırakmak istedim. Son 40 yılına şahit olduğum Cumhuriyetimiz, benim özgür ve mücadeleci bir kadın olmamı sağladı. Bir mucizenin olmasını beklediğim anlar yaşasam da hiçbir zaman bir kurtarıcı beklemedim. Küresel araştırma şirketlerinin raporları ne derse desin ben hep ümitvardım, hep de öyle olacağım. Andromeda / Sindirella / Godot / Tatar Çölü kompleksleri her ne kadar adlarını mitlerden, masallardan, hikayelerden almış olsalar ve cinsiyetlerimizden bağımsız günümüz insanının yaşadığı bağımlılık ve kurtarıcı bekleme sorunlarına işaret ederler. Gelin biz bu masalları yeniden yazalım, kendimizi ve çocuklarımızı bir kurtarıcı beklemeye mahkum etmekten ve “o geminin bir gün geleceğine” inandırmaktan vazgeçelim. Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi “şayet bir gün çaresiz kalırsak bir kurtarıcı beklemeyelim; kurtarıcı kendimiz olalım.” Cumhuriyetimizin 100. yaşı kutlu olsun. Cumhuriyetimiz sonsuz olsun. 🇹🇷
Show more...
2 years ago
24 minutes 38 seconds

İkinci Baskı
22 | Dolce far niente
Bu bölümde sevgili dostum Yasemin’le birlikte “tembellikten alınan zevk, boşluğun verdiği keyif, hiçbir şey yapmamanın tatlılığı” anlamına gelen İtalyan yaşayış tarzı “dolce far niente”den yola çıkarak uzun uzun İtalya dedikodusu yaptık. Peki biz neden duramıyoruz? Sanki dursak ne olur? Yasemin ve ben doktorayı ne zaman bitireceğiz? Yasemin anketlerde istenen sayıya ulaşabilecek mi? Nail-artist olsak daha mı iyiydi? Biz anlatırken keyif aldık, umarız dinlerken sizi de gülümsetebiliriz.
Show more...
2 years ago
26 minutes 30 seconds

İkinci Baskı
21 | “Nasılsın” Sorusuna “Meşgulüm” Cevabı
Meşguliyet kavramı son yıllarda hepimizi, özellikle de iş hayatında olanlarımızı, iş hayatında olmasa bile aktif olarak bir şeyler yapmaya çalışanlarımızı ilgilendiren bir konu haline geldi. Kendimizi bir işle uğraşmadığımız an kötü hissediyoruz. Meşguliyet bir erdem değil ve organizasyonların meşguliyeti yüceltmeyi bırakmasının üzerinden çok zaman geçti. Buna rağmen meşguliyeti neden hala kutsuyoruz? Meşgul görünmenin neden önemli olduğunu düşünüyoruz? Bu gidişatı nasıl tersine çevirebiliriz? Bu bölümde, Harvard Business Review Türkiye dergisinin Nisan 2023 sayısında yer alan, psikolog Adam Waytz’ın “meşguliyet tuzağı, sürekli yoğun olmak bir başarı ölçütü değil” makalesinden yola çıkarak bu sorulara cevap arıyoruz.
Show more...
2 years ago
17 minutes 42 seconds

İkinci Baskı
20 | Yas ve Hedonik Adaptasyon
Kul kurar kader gülermiş… Bambaşka planlar yaparken büyük bir acıyı kucaklamak zorunda kaldığım 3,5 aydan sonra tekrar yayındayım. Koskocaman bir yasın içindeyim. Hayatımdaki her süreçten öğrenerek çıkabilmem nasıl büyük bir delilikse bu bölümde bu yasın daha başındayken öğrendiğim “hedonik adaptasyon” kavramından bahsediyorum. Bu sefer büyük yıkıldım. Bunu biliyorum ve bunu yaşıyorum. Her zaman olduğu gibi bunu da sosyal destekle sağaltmaya çalışıyorum. Dünyadaki direğim, rol modelim, suç ve dert ortağım, Vuslat’ım seni çok seviyorum. ❤️
Show more...
2 years ago
29 minutes 26 seconds

İkinci Baskı
19 | Quiet Firing & Gaslighting
Gündemimiz yine Amerika’nın dünyayı gaza getirdiği “hype”lara kafa yormakla çok meşgul. 18. bölümde derinlemesine ele aldığım “sessiz istifa” galeyanının hemen arkasından LinkedIn’de Bonnie Dilber tarafından “sessiz kovma” gündeme getirildi ve paylaşımı virale dönüştü. Sessiz kovma, “bir liderin, bir işyerini zehirli hale getirerek, kişinin ayrılmak istemesine neden olan, benlik saygısını düşüren, güveni sarsan ve çalışanları tüketen taktikler kullanarak bir kişiyi şirketten atmaya çalışması” anlamına geliyor. Hey gidi hey, neler oluyor hayatta! Gelin dinleyelim neymiş bu sessiz kovma, manipülasyon, vs. 🤷🏻‍♀️🤷🏻‍♀️ Konu toksik olduğundan fona zehrimizi alsın diye tatlı bir müzik ekledim. ☺️ “Bu müzik ne alaka Dilşad?” diyenler için peşin açıklama. 😎🖖
Show more...
3 years ago
16 minutes 35 seconds

İkinci Baskı
18 | Toksik Verimlilik vs. Sessiz İstifa (Hustle Culture vs. Quiet Quitting)
“Sessiz istifa” eski bir davranışın yeni adı. Covid-19 pandemisiyle tetiklenen “büyük istifa” hareketinin içinde var olan bir kavram. İçsel motivasyondan ziyade yöneticinin bir çalışanın örgütte kalmasını istemesini sağlayan ilişki kurma becerisiyle ilgili. Sessiz istifadan önce bilmemiz gereken başka bir kavram da “toksik verimlilik”. Sürekli olarak aynı tezi savunuyor: Durmadan çalışmak! Bu kültür, “ne kadar çok çalışırsan o kadar başarılı olursun” mottosundan besleniyor. Toksik verimliliğe en radikal cevabı veren antidote yavaş yaşam akımı ve sessiz istifa. Bakalım Jack Zenger ve Joseph Folkman’ın Harvard Business Review’da sessiz istifa konusunda yayınlanan araştırmaları bize neler söylüyor? Sessiz istifayı yönetmek için ne yapmalı?
Show more...
3 years ago
17 minutes 8 seconds

İkinci Baskı
17 | Mansplaining
İngilizce “man” ve “splaining” kelimelerinin birleşiminden oluşan mansplaining, bir kadına bir şeyi küçümseyici, aşırı kendine güvenen ve genellikle yanlış veya aşırı basitleştirilmiş bir şekilde yorumlamak veya açıklamak anlamına geliyor. Bu durumdan ilk kez, feminist yazar Rebecca Solnit Nisan 2008’de yayınlanan “Men Explain Things to Me / Erkekler Bana Açıklama Yapıyor” başlıklı makalesinde bahsediyor. Pop kültürünün ve sosyal medyanın gelişmesiyle kavramın kullanımı da yaygınlaşıyor.
Show more...
3 years ago
12 minutes 20 seconds

İkinci Baskı
16 | Normal People & Ghosting
İrlandalı yazar Sally Rooney’nin dizi olarak da uyarlanan Normal İnsanlar isimli kitabındaki baş karakterler Marianne ve Connell’ın, aslında çok güzel duygular yaşayabilecekken karanlık duygulara boğulmuş ilişkilerinden yola çıkarak ilişkilerdeki “ghosting, love bombing, benching, mansplaining, gaslighting” gibi yeni nesil kavramlara değinmek istedim. 💔 Bu durumlar sadece romantik ilişkilerde yaşanan kavramlar değil maalesef; gün içinde işyerinde, aile/eş/komşuluk/arkadaşlık ilişkilerimizde temas halindeyken bunlara maruz kalıyor olabiliriz. Bu bölümde love bombing ve ghosting farkındalığı yaratmaya çalıştım. Diğerlerini de devam bölümü olarak kaydederim (yani umarım yaparım bunu🤞🏻😉).
Show more...
3 years ago
20 minutes 30 seconds

İkinci Baskı
15 | Öğrenilmiş Güçlülük
Herhangi bir zorluk karşısında ne yaparsanız yapın sonucu değiştiremeyeceğinize dair bir inançsızlık yaşıyorsanız, bilin ki öğrenilmiş çaresizlik girdabının içindesiniz. Önünüzdeki engeller kalksa dahi, o kabullendiğiniz ve öğrendiğiniz durumla birlikte zincirlerinizi kırmanız zorlaşır, zaten kırmaya da yeltenmezsiniz. Çaresizliği öğrenebiliyorsak güçlülüğü de öğrenebilir miyiz? Şüphesiz cevap ‘’evet’’. Yaşadığımız koşullar değerlendirildiğinde strese maruz kalmamak, stresin yaratacağı etkileri göğüslemek kolay değilken, bu şartlarla birlikte öğrenilmiş güçlülük düzeyimizi geliştirmeye çalışmak, bir başa çıkma stratejisi olarak bize yeni bir kapı açabilir. Çok ani bir kararla kafede kayıt yaptığım, sesi çok temiz olmayan bir bölüm. %100 organik. ☺️
Show more...
3 years ago
19 minutes 39 seconds

İkinci Baskı
14 | Acelen Varsa Ne İşin Var Datça’da? ft. Elif Bahadır
Bu bölümde, verdiği kararlara ve şu anda yaşadığı hayata çok imrendiğim bir konuğum var; sevgili Elif Bahadır. Elif’le büyükşehirden ve kurumsal hayattan ayrılıp Datça’ya taşınmaları üzerine keyifli ve samimi bir sohbet gerçekleştirdik. Nasıl geçinebileceğimizi, okulları, sağlık sistemini, eski hayatımızda özleyeceklerimizi tüm şeffaflığıyla konuştuk. Bu yoğun dönemde İkinci Baskı’ya verdiği destek için Elif’e çok teşekkür ediyorum.
Show more...
3 years ago
25 minutes 24 seconds

İkinci Baskı
13 | Fazla Düşünme (Overthinking) a.k.a. Ruminasyon
Düşünme süreci beynin vazgeçilmez bir parçası ancak hepimiz bazen bu sürece normalinden fazla maruz kalıyoruz. Fazla düşünme, negatif hisler barındıran bir konuda gereğinden uzun süre düşünmektir. Kimi zaman daha farklı ne yapabileceğimizi görmek, kimi zaman yaşadığımız deneyimleri anlamlandırabilmek, kimi zamansa mükemmeli arzulamak gibi motivasyonlarla çıktığımız uzun ve zorlu düşünme yolculukları psikolojide ruminasyon (fazla düşünme) olarak adlandırılıyor. Bu durumun devam etmesi, hayatımızı zor bir hale getirebilir. Çünkü uzun süreli düşünme, kişinin psikolojisini ve ruh sağlığını bozar. Uykusuzluk, depresyon ve yeme bozuklukları ortaya çıkabilir. “Fazla düşünme sorunu yaşadığımızı gösteren belirtiler nelerdir? Fazla düşünme sorunu nasıl aşılır?” gibi soruların cevaplarını bulmaya çalıştığımız bu bölümde, “cogito ergo sum” naralarıyla Descartes Reyiz’i saygıyla anıyoruz. 😊
Show more...
3 years ago
33 minutes 11 seconds

İkinci Baskı
12 | Prematüre Ebeveynlik ft. Selen Canıtatlı
Ebeveynlik yolculuğu herkes için hayallerindeki gibi başlamıyor ya da devam etmiyor. Bu nedenle bu bölümde İkinci Baskı’nın ilk konuğu sevgili Selen Canıtatlı’ya prematüre ebeveynlik yolculuğunda yaşadıklarını sordum. Herkesin hikayesi biricik ve çok özel. Herkes kendi yaşadığını en iyi biliyor. Hikayesini tüm samimiyetiyle paylaştığı için Selen’e çok teşekkür ederim. Dilerim ki bir yerlerde yalnız olmadığını duymaya ihtiyacı olan bir anneye, bir ebeveyne yoldaş olur, iyi geliriz.
Show more...
3 years ago
41 minutes 32 seconds

İkinci Baskı
11 | Slashie Kuşağı
Bu bölümde minik devrimimi yapıyor ve tekil bölümlerdeki fenomen psikolojik etkileri anlatma batağından sizi ve kendimi kurtarıyorum. Onuncu bölümde “sonraki bölümde bir konuğum olacak” demiştim. Konuğumun sağlık durumu nedeniyle bölüm gecikince ben de kendi konuk olduğum bir ortamda anlattıklarımı paylaşmak istedim. Başarılı olmak için tek bir mesleğe bağlı kalmamız gerektiği kuralını kim çıkardı? Tatmin edici bir iş hayatı arayışında birden fazla ilgi alanı ve gelir akışı peşinde koşan insanlar neden durmaksızın üretmeye çalışıyorlar? Y kuşağının iş hayatında aktif olmaya başlamasıyla ortaya atılan “Slashie”lik, her unsurundan zevk aldığınız bir patchwork kariyeri bir araya getirmektir. Slashieler nasıl algılandıklarını seçmek ve sosyal medya hesaplarının öz-küratörleri olmak istiyorlar. İster uzman, ister portföy kariyere sahip bir çok potansiyelli olalım dünyanın hepimize ihtiyacı var.
Show more...
3 years ago
43 minutes 41 seconds

İkinci Baskı
10 | Baltayı Bilemek
Kült kişisel gelişim kitabı olan Etkili İnsanların Yedi Alışkanlığı’nda yer alan yedinci alışkanlık baltayı bilemek. Ağaç kesen iki adamın hikayesinden yola çıkar Stephen R. Covey. Fiziksel, duygusal, ruhsal ve zihinsel dört boyutu olan baltayı bileme konusunun detaylarından ve ikinci boyut olan ruhsal boyutun, hayaller ve amaçlar kısmından bahsettiğim bu bölümün ilhamını Ahu Büyükkuşoğlu Serter’in TEDx İzmir Women konuşmasından aldım. “Hayatta kimsenin, sevdiklerinizin bile ışığınızı söndürmesine izin vermeyin; kimse için hayallerinizden vazgeçmeyin.”
Show more...
3 years ago
24 minutes 31 seconds

İkinci Baskı
9 | Hawthorne Etkisi
James Watt’ın buhar motorunu keşfinden birinci sanayi devrimine, klasik yönetim teorisinden 1929 Büyük Buhran’ına, Taylor’un verimlilik odaklı çalışmalarından insan odaklı neo-klasik yönetim teorisine, Elton Mayo ve arkadaşları tarafından Western Elektrik Şirketi’nde gerçekleştirilen Hawthorne Araştırmaları’na ve bunların neticesinde Hawthorne Etkisi’ne değindiğim bu bölümde ben de sabrınızın sınırını deniyorum sevgili dinleyiciler. Malum bu pod yayınının sebebi benim doktora yeterliliğe hazırlanmam, o nedenle bu güzel 14 Şubat akşamında uzun uzun anlattım. Kalbinizden sevgi eksik olmasın. ❤️🙏🏻 Dinlediğiniz için teşekkür ederim. 😊
Show more...
3 years ago
43 minutes 36 seconds

İkinci Baskı
8 | Kırık Camlar Teorisi
Kırık camlar, Amerikalı suç psikoloğu Philip Zimbardo'nun 1969 yılında yapmış olduğu bir deneyden esinlenerek elde edilmiş olan, kentsel bozukluk üzerine anti-sosyal davranışlar ve diğer suçlardaki vandalizm davranışları ya da belirtileri ve normları işaret eden, kökenini kriminolojiden alan bir teoridir. 1982 yılında sosyal bilimciler James Q. Wilson ve George L. Kelling tarafından makale olarak sunulmuştur. Malcolm Gladwell, Kıvılcım Anı kitabında bu teoriyi çok güzel işlemiş. Ben de Bronx ve Palo Alto’ya bırakılan arabalara dair deneyi, Stanford Hapishane Deneyi’ni ve New York metrosu deneyini üst üste koyarak toplumsal, örgütsel ve bireysel açıdan bu teoriyi anlattım. Özetle Prof. Dr. Nevzat Kaya Hocamıza atfen diyorum ki eğer hasarlarınızı zamanında onarmazsanız bir Allah’ın cezası mutlaka çıkar ve size zarar verir. Kendinize, sevdiklerinize, işletmenize, çevrenize iyi bakın; küçük hasarları hemen giderin ve kimsenin çiçek bahçenizi çöle çevirmesine izin vermeyin.
Show more...
3 years ago
29 minutes 6 seconds

İkinci Baskı
7 | Pygmalion Etkisi
Mitolojik kral Pygmalion’un fildişinden yaptığı heykel Galatea’nın kanlı canlı bir kadına dönüşmesi metaforu “kendi kendini gerçekleştiren kehanet” olarak tiyatroya, sinemaya, resme, baleye, operaya, öğretmenlere ve hatta işletme yönetimine ilham olur. Motivasyon kuramlarının süreç boyutunda beklenti teorisi altında yer alan Pygmalion etkisi, yüksek beklentilerin belirli bir alanda daha iyi performansa yol açtığına inanılan psikolojik bir fenomendir. Kişiler hakkındaki inançlarımız ya da öngörülerimiz bireylerin hayatlarını olumlu ya da olumsuz etkilemektedir. Gelin bu bölümde bu etkiyi eğrisiyle doğrusuyla uzun uzun konuşalım.
Show more...
3 years ago
36 minutes 32 seconds

İkinci Baskı
6 | Yaratılıştaki Çatlak ve CRISPR-Cas9 Teknolojisi
“Eğer toplumda öfke uyandıracak bir fikrin olsaydı onu kendine saklar mıydın?” diye soruyor Charles Darwin. 2020 yılında kimya dalında Nobel ödülü alan Emmanuelle Charpentier ve Jennifer Doudna isimli bilim insanları bu soruya buldukları CRISPR-Cas9 teknolojisiyle “hayır” cevabını veriyorlar. Onların çalışmaları doğrultusunda bilim dünyası bugün “gen düzenleme” hakkında konuşuyor. Hastalıkları iyileştirmenin yanında getireceği riskleri, işin karanlık taraflarını, ari insan kavramını yeniden tartışıyorlar. Annelik yolculuğumda öğrenmek zorunda kaldığım bu bilginin detaylarını ve bize benzer süreçlerden geçen ebeveynlerin ya da bakım verenlerin üzerindeki etkilerini dinlemek isterseniz buyrunuz efendim.
Show more...
3 years ago
30 minutes 28 seconds

İkinci Baskı
Merhaba, ben Dilşad Çetin. Evlatlıktan ebeveynliğe, öğrencilikten eğitimciliğe hayattaki farklı rollerimde öğrendiklerimi ve deneyimlediklerimi bu podcast aracılığıyla paylaşıyorum. Hayattaki her durumun daha önce yaşandığına inandığım için paylaştıklarıma “ikinci baskı” etiketini atfediyorum. İletişim: aysedilsad@gmail.com Instagram: @ikincibaskipodcast