Bazen şifreyi defalarca girersin ama sistem seni yine de içeri almaz.
Hayatta da öyle değil mi?
Şehirler değiştiriyoruz, işler değiştiriyoruz, ilişkiler değiştiriyoruz…
ama içimizde hep aynı soru yankılanıyor: Ben buraya ait miyim?
Bu bölümde bağlantısı kopuk hissettiğimiz anların peşine düşüyoruz.
Hangi ağlara yanlış bağlandık, hangi sinyaller aslında bize göre değil?
Ve belki de en kritik nokta şu: sorun dışarıda değil, kendi cihazımızın ayarlarında olabilir mi?
‘Server Not Found’ anlarımızda aslında neyi arıyoruz?
Yapay zekâ sadece bir teknoloji mi, yoksa bize tutulan kocaman bir ayna mı?
Bu bölümde Generative AI eğitimlerimden öğrendiğim kavramları insanlığa dair çıkarımlarla birleştiriyorum.
Çünkü belki de AI’nin en büyük işlevi, bize kendi potansiyelimizi, gölgelerimizi ve güncellemeyi bekleyen yanlarımızı göstermek.
AI aslında en çok bize kendimizi anlatıyor olabilir mi?
Bu bölümde, cevapsız kalan soruları, bir türlü netleşmeyen alanları ve kontrol etme isteğiyle dolup taşan zihinleri konuşuyoruz.
Çünkü bazen, her şeyi planladığın halde, hiçbir şey planladığın gibi gitmeyebiliyor.
Kontrolü değil, akışı seçmek isteyenlere gelsin.
Kalbi korumak mı, yoksa tamamen kapatmak mı??
Bu bölümde, korku ve kaygılarımızı bir kenara bırakıp; kalbimizi kapatmadan korumanın yollarını ve güvenli bağ kurmanın 3 adımını konuşuyoruz.
Hazırsan, duvar örmekten köprü kurmaya geçiyoruz.
Bazen sistemin yavaşladığında ihtiyaç duyduğun şey aslında bir güncelleme değil, kısa süreli bir bağlantı kesintisidir.
Amaç hayattan kopmak değil, sadece iç sisteminle yeniden senkronlanmaktır.
Bu bölüm, dış dünyanın hızından sıyrılıp iç ritmine dönmek isteyenlere gelsin..
Hazırsan, "Disconnect to Reconnect" reçetemi paylaşıyorum.
Bu bölümde...Ferrari motorlu ama Şahin yazılımlı günlerimize veda ediyoruz.Çünkü artık root dosyaya iniyoruz.
Aileden, atadan, toplumdan gelen kalıpları satır satır okuyoruz.Hangi kod gerçekten bize ait, hangisi “varsayılan ayar” birlikte ayıklıyoruz.
Hazırsan:
🔧 Kök klasörü açıyoruz,
🧠 Sistemi yeniden yazıyoruz,
🚦Ve o Ferrari’yi artık kendi yoluna çıkarıyoruz.
Bu bölümde sistem hata verdi.
Error 401 - Gölgeye erişim reddedildi.
Çünkü bazen içimizdeki bazı dosyalara ulaşamıyoruz. Bastırdığımız duygular, görmezden geldiğimiz korkular, içimizdeki o “simsiyah domuz” gibi gölgede bekliyor.
Peki gölge nedir? Neden ondan kaçarız? Ve onu tanımadan sistem gerçekten güncellenebilir mi?
Bu bölüm, parlak moddan çıkıp dark mode’u açtığımız, yani kendi karanlık tarafımıza dürüstçe baktığımız bir içsel sistem güncellemesi.
🎙️ Gölgesine bakmaya cesareti olanlara gelsin.
Bu bölümde hafızayı, duyguları ve zihinsel yedeklemeleri konuşuyoruz.Sistem donduysa, güncellenemiyorsa, sorun sende değil;RAM dolu olabilir.Kapanmamış sekmeler, silinmemiş veriler ve hâlâ çalışmaya devam eden eski dosyalar…Hepsi içsel işletim sistemimizi fark etmeden yavaşlatıyor.
Peki bu sistem nasıl hafifler?
Cevap basit: Sadeleş, yedekle ve güncelle.
Ve bölüm sonunda seni bekleyen bir sürpriz var!
Hayatı yazılım metaforlarıyla anlamaya çalıştığımız bu serinin ilk bölümünde, "güncellenmeyen sistem eninde sonunda çöker" mottosuyla yola çıkıyorum.
Yeni yaşıma girerken "Versiyon 3.2" adını verdiğim bu yeni sürümümde artık beni geride tutan bazı özellikleri sistemden kaldırıyorum! Çünkü tıpkı bir yazılım gibi, biz de zaman zaman hata verebilir hatta çökebilir;ama en nihayetinde güncellenebiliriz.
Hayatın kontrolünün kendi ellerimizde olduğuna ve kendi versiyonumuzu kendimizin güncelleyebileceğine inanıyorum. Bu bölümde, kendi "hayat güncelleme notlarımı'"paylaşıyorum. Umarım sana da bir satır ilham olur.. :)
Keyifli dinlemeler!
Hayat da tıpkı bir yazılım gibi.
Kodlar yazılır, sistemler çöker, sonra yeniden kurulur.
Bu podcast, kendi hayatının yazılımcısı olmaya cesaret edenlere...
Ben Burcu. Yazılımcı kafasını hayatın her alanına bulaştırdım diyebilirim :)
Her bölümde bir farkındalık, bir bug fix, bir davranış güncellemesi konuşacağız.
İlişkiler, kariyer, değişim… hepsi bu yazılımın içinde olacak.
Çünkü burada “kader” değil, senin yazdığın kodlar çalışıyor.
Ve unutma: Cloud’a ne yazarsan o!