ev dediğimiz şey hep dört duvar mı?
bu bölümde “ev” kavramını sorguluyorum. Ait hissedememeyi, kaçma isteğini, kendi evini kurma çabasını, ev kavramının içimizde nasıl şekil değiştirdiğini.
belki de ev, dışarıda değil, içimizde bir yerde gizlidir.
modern ilişkilerde herkes bir deneme süresinde gibi
ne tam içindeyiz, ne de gerçekten dışarıda. bu bölümde, geçici yakınlıklardan, bağ kurma çabalarından ve “acaba” dedirten duygulardan konuştum.
belki senin de içinde kalmış birkaç cümleye denk geliriz
Yolun yarısına daha varken gelen sancılı dönemlerden biriymiş, 27 yaş.
Meğer ikinci ergenlik diye bir şey gerçekten varmış.
Bu bölümde doğrusu-yanlışı olmadan, kafamda olanları sesli söylüyorum.27 yaş, kendinle yüzleşmenin, bazı şeyleri sessizce bırakmanın ve hala büyüyememenin(?) yılı olabilir