
Merhaba değerli dostlar,
(İki haftalık zorunlu bir aradan sonra yeni bölümle karşınızdayım!)
Bu bölümde Perslerin kralı 1. Dareios'un "sağduyulu" önderliğiyle ilgili anekdotlardan bahsediyorum.
Kral Dareios’un sözleri ve onunla ilgili anekdotlar, binlerce yıl öncesine aittir ama yankısı hâlâ kulaklarımızdadır: İktidar, bilgelik olmadan kör, adalet olmadan zalim, dostluk olmadan yalnızdır.
İlk anekdotta Dareios, “savaşta ve tehlike anında daha akıllı olurum” der.Bu söz, iktidarın konforla değil, krizle sınandığını anlatır. Gerçek devlet adamı, rahat zamanlarda değil, felaketin ortasında olgunlaşır.Tehlike, korkakla bilgeyi ayıran sınavdır — çünkü bilge, krizin içinden ölçüyü çıkarabilendir.
İkinci anekdotta Dareios, halkına danışır ve vergilerin ağır olup olmadığını sorar.Bu, kudretin kendini sınırladığı andır.Dareios, sadece hükmeden bir kral değil, dinleyen bir insandır.Ve belki de çağdaş siyaset için en temel ders burada gizlidir:Güç, kendi ölçüsünü içinde taşımazsa yozlaşır.Halkın sesiyle sınanmayan her iktidar, sonunda kendi yankısında boğulur.
Üçüncü anekdotta ise Darius, elindeki narın tanelerine bakar ve “bunlar kadar Zopyros isterdim” der.Yani sadakatli, erdemli, dost insanlardan.Çünkü o bilir ki devlet, altınla değil, iyilerle ayakta durur.Gerçek bir hükümdar, dalkavuklarla değil, doğruyu söyleyen dostlarla çevrilidir.Zopyros’lar olmadan hiçbir iktidar uzun sürmez — ne Pers’te, ne de bugünün başkentlerinde.