
Bir yeme bozukluğundan iyileşmek sadece yemekle barışmak değildir — aynı zamanda bir vedadır.
Yıllarca seni “koruyan”, seni tanımlayan, seni kontrol ettiren o tarafın artık yoktur.
Ve geriye bir boşluk kalır.
Bugünkü bölümde o boşluktan, o sessizlikten ve o yas hâlinden konuşuyoruz.
Yeme bozukluğunun yasını tutmak; hem eski bedenine, hem eski kimliğine, hem de tanıdık olan acıya veda etmektir.
İyileşme bazen ağlatır, bazen şaşırtır, bazen sessizleştirir.
Ama her gözyaşı, yeni bir benliğe yer açar.
Bu bölümde birlikte şu sorulara bakıyoruz:
✨ “Neden iyileşirken üzgün hissediyorum?”
✨ “Eski bedenimi özlemek yanlış mı?”
✨ “ED’siz ben kimim?”
✨ “Boşlukla nasıl yaşanır?”
Yas, iyileşmenin kanıtıdır.
Çünkü sadece bıraktığın bir şeyin yasını tutarsın.