Gündüzle gece kadar farklılar. Ama senelerdir beraber çalışıyorlar. Mesleğe başlama hikayeleri değişik olsa da, ortak nokta aynı. Dans ikisi için de “ilk görüşte aşk”. Bir kez kapıldıktan sonra vazgeçmeleri mümkün olmamış ve tüm hayatlarını bunun üzerine kurgulamışlar. Ama sadece iyi dansetmeyi ya da iyi hoca olmayı degil, okullari vasıtasıyla insanların hayatini değiştirmeyi hedefliyorlar, bunun için yöneticiliğin zor ve sıkıcı taraflarından da şikayet etmiyorlar. Onlarla genclerin nasıl motive edilebileceklerini konuştuk, merak ve tutku, azim ve hirs arasındaki ince çizgileri anlamaya calistik. Çok verimli ve enerjik bir bölüm oldu, ben 2000 km öteden etkilenerek tekrar dansa başlamaya karar verdim. Mutlaka dinleyin derim!