
Beşinci odanın kapısı aralanmıyor…
Geri çekiliyor.
Bir duvar değil bu—bir perde.
Düş ile gerçek arasındaki son çizgi.
Ve içeri adım attığında,
ne ışık vardır… ne karanlık.
Sadece belirsiz bir varoluş.
Bilinmeyenin huzuru.
Çünkü bu oda sana bir şey sunmaz.
Senden bir şey alır.
İsimlerini, tanımlarını, hükümlerini…
Ve seni, saf hâlinle baş başa bırakır.
Burada Laozi seni beklemez.
Zaman yoktur çünkü.
Yol çağırmaz.
Zaten yürümekte olduğunu fark edersin.
Sessizliğin konuştuğu,
susmanın öğrettiği yerdir burası.