
"Mutlu aileler birbirine benzer, her mutsuz aileninse kendine özgü bir mutsuzluğu vardır..." der Tolstoy, Anna Karenina'da. Ne harikulade bir giriş cümlesidir, Rumy de dokuzuncu bölümün açılışını bu cümleyle yapmak istedi.
Evet... Aile dünyanın en güzel şeyi, aile demek koşulsuz sevgi demek. Aile demek sığınak demek, aile demek sıcaklık demek... Sizi herkes terkeder ama aileniz hep oradadır, aile candır, kalp atışıdır ve herşeyin başında saygı, anlayış, iyi niyet ve efor olduktan sonra aile insanın sahip olabileceği en enn ennnnn güzel şeydir. Aile bir hazine, bir mucizedir, aile her şeydir...
İlkokul kitaplarında pembe yanaklı çocuklar anne babalarının kucağına oturur kitap okurlar, ev sıcacıktır, herkes çok mutludur ama masallardaki aile tasviri herkes için geçerli midir? Aile şahanedir. iyisine denk geldiyseniz, olması gerektiği gibi olanına denk geldiyseniz...
Bu bölümde Prens Harry'nin ailesinin arkasından konuşmasını ve bunu tüm dünyanın gözü önünde yapmasını, toksik akbaba- akrabaları, toksik ebeveynleri, ailenin kötüsünün insanın başına neler açtığını... Kısaca akraba terörünü konuşuyoruz.
Not: Operadaki Lamba Cini Podcast'in dokuzuncu bölümü dokuz köyden kovulma pahasına doğrularından şaşmayan, akraba konusunda şansı yaver gitmemiş, etrafı akraba yerine akbabalarla donanmış, Atlas gibi tüm yükü sırtlanmış olanlara ithaf edilmiştir... Akbabalardan ve toksiklerden uzak olmanız dileğiyle, keyifli dinlemeler...
Bu sivri dilli mevzu en iyi Slytherin Ortak Salonu'nda konuşulur, biz de orada konuştuğumuzu varsayalım :)
Bölüm için Çalma Listesi: https://open.spotify.com/playlist/7jDME2BRTpo64AgmPgZut5?si=80119f7124344158
Hazırlayan ve Sunan: Rumeysa Rumovsky
Bölüm Web Sayfası: Operadaki Lamba Cini
https://anchor.fm/operadaki-lamba-cini