
Kız mı olsun, erkek mi?
Bu basit gibi görünen soru, tarih boyunca yalnızca bir bebeğin değil, toplumların kaderini etkiledi. Ama bu soru aslında sadece biyolojik bir ayrımı mı ifade ediyor? Yoksa ardında bilimsel gerçekler, toplumsal önyargılar ve tarihsel izler mi saklı?
Dr. Esin OKMAN ve Dr. Seray ÖZTÜRK bu bölümde, anne karnındaki ilk bulantıdan, doğum odasındaki ilk ağlamaya, kelime sayılarından oyun tercihlerine kadar kız ve erkek bebekler arasındaki farkları konuşuyor. Hem bilimle, hem mizahla, hem de derin bir toplumsal bakışla…
Bu bölüm, her bebeğin anlaşılmayı, desteklenmeyi ve sevilmeyi hak ettiğini hatırlatıyor. Çünkü farklılıklarımız üstünlük değil, çeşitlilik ve zenginliktir. Sağlıklı bir gelecek, her çocuğun potansiyelini anlamakla inşa edilir.