
Ulus Baker anlatımıyla Felsefenin bakış açıları ile sevgiye ve nefret kavramlarını konu alındığı eşsiz bir dersi dinleyelim. Freud ve Lacan’da eksiklik olarak arzu; philia; Spinoza’da insanın özü olarak arzu. Spinoza’da sevgi ve nefret; gloria; cupiditas.Melodram kuramı. Affect’ler ve tutkular. Tanrı’nın bakış açısı. Spinoza’nın monizmi. Bedensel hazlar; hedonizm; tutkular üzerinde hâkimiyet. Spinoza’da aşırılık; Artaud’nun “organsız beden”i; mazoşizm. Zorunlu çağrışım ilkesi. Tanrı sevgisi; karşılıksız sevme. Bakış açılarının karşılaşması ve Pasolini’nin “mimesis” tezi. Jacques Lacan (1901-1981), Fransız psikanalizinde etkili olan önemli bir düşünür ve psikanalisttir. Lacan, Freud'un psikanaliz teorilerini derinleştirmiş ve yeniden şekillendirmiş, kendi özgün bakış açısını geliştirmiştir. Lacan'ın çalışmalarının odak noktası, dilin ve sembollerin insan psikolojisi üzerindeki etkileri ve bilinçdışının yapısıdır. Ona göre, insanın kimliği ve bilinci, dilin ve sembollerin karmaşık ağları aracılığıyla inşa edilir. Bu bağlamda, Lacan, sembollerin ve dilin insan psikolojisindeki rolünü vurgulayan önemli kavramlar geliştirmiştir. Lacan'ın "Ayna Aşaması" kavramı, bireyin kendisini ve kimliğini diğerleriyle karşılaştırarak anlamlandırdığı bir dönemi temsil eder. Lacan'a göre, bu aşama, bireyin kendisiyle ilgili algısının oluştuğu kritik bir süreçtir ve bireyin benliğinin oluşumunda önemli bir rol oynar. Lacan'ın çalışmaları, psikanaliz, edebiyat kuramı, sinema, kültürel çalışmalar ve felsefe gibi çeşitli alanlarda büyük etki yaratmıştır. Lacan'ın fikirleri, postyapısalcılık ve yapısalizm gibi akımları derinden etkilemiş ve birçok akademik çalışmanın odak noktasını oluşturmuştur. İyi Seyirler #ulusbaker #felsefe #sevgi #aşk #holllywood #diziler #sinema #nefret #melodram #lacan #sanat #spinoza #aristo #odtu #heidegger #deleuze #descartes #kant #freud #sanat #estetik #siyaset