Bu podcast’te her bölüm başka bir mesleği konuşuyorum ama amacım “bu işe nasıl girilir, hangi okul okunur?” gibi şeyler değil - e burası kariyer rehberliği değil.
İtiraf edin! Birine hiç “ya sen tam olarak işte ne yapıyorsun?” diye sormadınız mı? Mesela ben şunları meraktayım:
Bu insanlar günlerini nasıl geçiriyor?
Günde kaç kez “ben ne yapıyorum ya” diyorlar?
Bir kurye gün sonunda hâlâ insanları sevebiliyor mu?
Bir sanatçı gerçekten kahve içip öylece duvara mı bakıyor?
Ve tabii ki "Ben bu işi yapabilir miyim?"
Her bölümde bir konuk, bir meşguliyet, bolca alay (gerekli hallerde halay!).
All content for Meşguliyetler is the property of Begüm Kozak and is served directly from their servers
with no modification, redirects, or rehosting. The podcast is not affiliated with or endorsed by Podjoint in any way.
Bu podcast’te her bölüm başka bir mesleği konuşuyorum ama amacım “bu işe nasıl girilir, hangi okul okunur?” gibi şeyler değil - e burası kariyer rehberliği değil.
İtiraf edin! Birine hiç “ya sen tam olarak işte ne yapıyorsun?” diye sormadınız mı? Mesela ben şunları meraktayım:
Bu insanlar günlerini nasıl geçiriyor?
Günde kaç kez “ben ne yapıyorum ya” diyorlar?
Bir kurye gün sonunda hâlâ insanları sevebiliyor mu?
Bir sanatçı gerçekten kahve içip öylece duvara mı bakıyor?
Ve tabii ki "Ben bu işi yapabilir miyim?"
Her bölümde bir konuk, bir meşguliyet, bolca alay (gerekli hallerde halay!).
Orta Doğu ve Balkanlar’ın en karizmatik “psikiyatristi” Dr. Gülcan Özer var karşımızda. Aynı zamanda “Herkes Kendi Hayatının Kahramanı” isimli kitabın da yazarı. İki çocuk annesi, çok özel ve çok güzel kalpli bir insan. Peki, acaba Gözde ve Begüm'ü psikiyatrist olmaya ikna edebilecek miydi?
Meşguliyetler
Bu podcast’te her bölüm başka bir mesleği konuşuyorum ama amacım “bu işe nasıl girilir, hangi okul okunur?” gibi şeyler değil - e burası kariyer rehberliği değil.
İtiraf edin! Birine hiç “ya sen tam olarak işte ne yapıyorsun?” diye sormadınız mı? Mesela ben şunları meraktayım:
Bu insanlar günlerini nasıl geçiriyor?
Günde kaç kez “ben ne yapıyorum ya” diyorlar?
Bir kurye gün sonunda hâlâ insanları sevebiliyor mu?
Bir sanatçı gerçekten kahve içip öylece duvara mı bakıyor?
Ve tabii ki "Ben bu işi yapabilir miyim?"
Her bölümde bir konuk, bir meşguliyet, bolca alay (gerekli hallerde halay!).