Geoffrey Lewis'in "The Turkish Language Reform - A Catastrophic Success" kitabının girişinin eleştirisi.  Linkteki sunumun ikinci kısmı: https://www.academia.edu/40226720/201...  1. Ek: Nazım Hikmet, "Öz Türkçe Düşünceler”, (Akşam, 12.11.1934, Nâzım Hikmet, "Yazılar I", YKY, 2011, 59-60. sayfalar): http://ceviribilim.com/?p=931  2. Ek: 1932-1959 arası resmî kurumların önerdiği ve yeni tarihli sözlüklere giren sözcükler listesi (Nişanyan, "Sözlerin Soyağacı", 4. basım, Everest, 2009, 730-731. sayfalar.):  a. açı, açıklamak, aday, ağıt, akışkan, alaşım, albay, algı, almaşık, anayasa, andıç, anımsamak, anıt, anlak, anlam, antlaşmak, araç, araştırmak, ardıl, ardışık, artı, asal, asalak, aşama, ataerkil, atılgan, aymak, aygıt, ayla, aymaz, ayraç, ayrıcalık, ayrıksı, ayrım, ayrıntı, ayrışmak, azınlık.    b. bağdaşmak, bağıl, bağımsız, bağıntı, bağış, bağışık, bağlaç, bağlam, bağnaz, bakan, basın, başat, bay, bayan, bayındır, beğeni, belirlemek, belirli, belirti, belit, belleten, bencil, besin, betim, bildirge, bileşmek, bilgin, bilim, bilinç, bireşim, birim, bitki, boyut, bulgu, buzul, bükey, büyüteç.    c. cıvımak, coşku.    ç. çaba, çağdaş, çağrışım, çarpı, çekimser, çekince, çekingen, çenek, çevirmen, çıkarsamak, çizelge.    d. danışman, dayanak, dayanışma, değinmek, delgi, demeç, denek, denet, denetim, deney, deneyim, denge, denklem, deprem, derişmek, devrim, deyim, dışkı, dikey, dikit, dilekçe, direnç, dirim, dişil, diyelek, dizge, dizin, doğa, doğaç, doğal, doğrultu, doku, dolaysız, dölüt, dönem, dönemeç, dönence, döner, döngü, dönüşmek, dörtgen, durağan, durum1, duruşma, duyarga, duyarlık, duygu, duyu, duyum, dürtü, düşey, düşün, düzenek, düzey, düzlem.    e. eğilim, ekim, eklem, eksi, eleştirmek, eleştirmen, emekli, erat, erek, ergimek, eril, erselik, eşey, eşit, etken, etki, etkin, etmen, evcil, evre, evrensel, evrim, eylem, eytişim.    f. forma2.    g. gelenek, gelir, genel, genelge, genleşmek, gereç, gerekçe, gerilim, gezegen, giz, gizem, gizil, göçmen, görece, göreli, görev, görsel, görüngü, gösterge, gösteri, gözenek, gözlem, güdü, güdüm, güncel, gündem, güven, güvence, güvenlik.    ı. ılıman, ılımlı, ışıldak, ışın.    i. içermek, içgüdü, içkin, ikilem, iletken, ilgi, ilginç, ilişki, ilişkin, ilke, ilkel, imge, imleç, incelemek, indirgemek, irdelemek, istem, işitsel, işlem, işlev, ivme, iyimser, izlenim.    k. kakalamak, kaldıraç, kalıt, kalıtım, kamutay, kanı, kanıt, karamsar, karmaşa, karmaşık, karşın, kas, katman, kavram, kesim, kesin, kesit, kılcal, kırışmak, kısıt, kıstak, kimlik, koful, komutan, konu, konum, konut, korgeneral, koşul, koşut, kovuşturmak, köktenci, kösnü, köşegen, kötümser, kumul, kural, kuram, kurgu, kurmay, kurul, kutsamak, kutsal, küçümsemek.  [geri kalanı sığmadı, sonraki harflerle başlayan sözcükler için makaleye bakınız.]