Home
Categories
EXPLORE
True Crime
Comedy
Business
Society & Culture
Sports
Technology
History
About Us
Contact Us
Copyright
© 2024 PodJoint
00:00 / 00:00
Sign in

or

Don't have an account?
Sign up
Forgot password
https://is1-ssl.mzstatic.com/image/thumb/Podcasts221/v4/63/e6/fb/63e6fb4a-13ab-9395-da8c-a1201c51b399/mza_7468990702668883073.jpg/600x600bb.jpg
Kendi Dünyamıza Doğru (Ruhumuzun Heykelini Dikerken-2)
Pirlanta Dinle
22 episodes
1 week ago
Bugün Müslümanların temel problemi, inandığı değerlerle bütünleşememeleri, onları tabiatlarının bir yanı, bir derinliği hâline getirememeleridir. Bunun çaresi ilk önce imanî ve insanî değerlerimizin vicdanlarda kendi resmini çizmesi ve vicdan eksenli bir oluşum meydana getirmesi ve sonra da bu iç resmin insanın her türlü tavır ve davranışında ibadetten-muamelata ondan kültür ve sanat faaliyetlerine kadar kendi derinliğini ve rengini soluklamasıdır.
Show more...
Books
Arts
RSS
All content for Kendi Dünyamıza Doğru (Ruhumuzun Heykelini Dikerken-2) is the property of Pirlanta Dinle and is served directly from their servers with no modification, redirects, or rehosting. The podcast is not affiliated with or endorsed by Podjoint in any way.
Bugün Müslümanların temel problemi, inandığı değerlerle bütünleşememeleri, onları tabiatlarının bir yanı, bir derinliği hâline getirememeleridir. Bunun çaresi ilk önce imanî ve insanî değerlerimizin vicdanlarda kendi resmini çizmesi ve vicdan eksenli bir oluşum meydana getirmesi ve sonra da bu iç resmin insanın her türlü tavır ve davranışında ibadetten-muamelata ondan kültür ve sanat faaliyetlerine kadar kendi derinliğini ve rengini soluklamasıdır.
Show more...
Books
Arts
https://d3t3ozftmdmh3i.cloudfront.net/staging/podcast_uploaded_nologo/43543870/43543870-1745617473169-ae6cf58183374.jpg
8. Kültür Mirasımızın Temel Kaynakları - Kendi Dünyamıza Doğru
Kendi Dünyamıza Doğru (Ruhumuzun Heykelini Dikerken-2)
41 minutes 46 seconds
6 months ago
8. Kültür Mirasımızın Temel Kaynakları - Kendi Dünyamıza Doğru

...Ancak her türlü mazmunu, mefhumu, düşünce tarzını, yorumu ve telakkîyi onlara bağlı olarak götürme mecburiyetinde olduğumuz bir de temel esaslar vardır ki, kültür, bütün renkleriyle bu esaslar etrafında daireler çizer durur.. onlarla beslenir, gelişir ve derken, onlarla zaman-mekân üstü bir hâl alır. Bu esasları, başta Kitap ve Sünnet olmak üzere, bu iki önemli umdenin –daha sonra bu esasları birer işaret nevinden de olsa hatırlatmayı düşünüyoruz– referansı çerçevesinde Tefsir, Hadîs, Usûl-ü Tefsir, Usûl-ü Hadîs, Fıkıh ve Usûl-ü Fıkıh.. ana başlıklarıyla özetleyebiliriz. Hususîyle Fıkıh ve Usûl-ü Fıkıh (Fıkıh Metodolojisi), hem ciddî bir mesainin ürünü olmaları, hem de insanlık tarihinde emsalsizlikleri itibarıyla o kadar engin ve zenginleşmeye açık kaynaklardır ki, bu kaynaklara sahip olan milletler en hayâtî şeylere sahip olmuş sayılırlar. Her medeniyetin iftihar ettiği, nev’i şahsına münhasır bazı değerler vardır. Fıkıh ve Usûl-ü Fıkıh da, bizim medeniyetimizin en belirgin değerlerindendir. Öyle ki, eğer geçmişimiz itibarıyla bizim medeniyetimize bir isim bulmak icap etseydi, ona “Fıkıh” veya “Usûl-ü Fıkıh” medeniyeti demek uygun olurdu; kapıları ardına kadar düşünceye, hikmete, felsefeye açık Fıkıh ve Usûl-ü Fıkıh medeniyeti.. Yunan (ve Grek) medeniyetleri birer felsefe medeniyeti, Babil ve Harran medeniyetleri birer irfan (Gnostisizm) medeniyeti, bugünkü Avrupa bir “bilim ve teknoloji medeniyeti” olmasına mukabil, asırlardır devam edegelen bizim medeniyetimiz, düşünce, akıl, mantık ve muhakeme yörüngesiyle herkese açık bir Fıkıh ve Usûl-ü Fıkıh medeniyetidir. Çok düşünürle beraber, Seyyid Bey ve Muhammed Hamidullah Hocanın da ifade ettikleri gibi, bizdeki Fıkıh Metodolojisi çalışmaları, en mükemmel bir hukuk sisteminin, en kusursuz bir kanun ilminin inşâsı, gelişmesi ve her asrı kucaklayabilecek şekilde açılması zaviyesinden, en ciddî bir ilk teşebbüstür. Hem de, epistemolojik olarak başka kültür ve medeniyetlere kaynak teşkil etmeye açık bir ilk teşebbüs.

Kendi Dünyamıza Doğru (Ruhumuzun Heykelini Dikerken-2)
Bugün Müslümanların temel problemi, inandığı değerlerle bütünleşememeleri, onları tabiatlarının bir yanı, bir derinliği hâline getirememeleridir. Bunun çaresi ilk önce imanî ve insanî değerlerimizin vicdanlarda kendi resmini çizmesi ve vicdan eksenli bir oluşum meydana getirmesi ve sonra da bu iç resmin insanın her türlü tavır ve davranışında ibadetten-muamelata ondan kültür ve sanat faaliyetlerine kadar kendi derinliğini ve rengini soluklamasıdır.