
Bu itibarla da, şayet şu anda kendimiz olarak yeniden bir yapılanma düşünüyor ve medeniyet adına kendi üslûbumuzu arıyorsak, içimizde ruh ve mânâ köklerimizi tahribe programlanmış ne kadar yabancı düşünce ve anlayış varsa hepsinin işgaline son vererek mutlaka kendi millî hars kanaviçemiz üzerine kendi düşünce tarzımızı, kendi inanç sistemimizi ve kendi hayat felsefemizi işleyebileceğimiz bir yol takip etmeliyiz. Yeni antropolojik tahlillere gidilmese de, imkânlar elverdiği ölçüde, millî mefkûremize göre belirlenmiş bir yüce gayeye ulaşma adına, meşrû bütün vasıtaları değerlendirerek, içinde bulunduğumuz kaoslardan sıyrılabilmek için mutlaka bir kısım alternatif çözüm yolları bulmalıyız. Hem de coğrafî ve içtimâî konumumuzun gerektirdiği bütün hususları nazar-ı itibara alarak alternatif çözüm yolları bulmalıyız.