
Gençlik.
Son yıllarda ağızdan çıkması en kolay kelimelerden biri haline gelmedi mi?
Biriken faturaların tek hamlede kesiliverdiği adres gibi sanki.
"Gençlik nereye gidiyor? Gençlik çok bozuldu. Bu gençlikle nereye gideceğiz?"
… tarzında ağır faturalardan bahsediyorum. Kendine hiç bakmadan, derinini düşünmeden denize atılmış bir taş gibi…
Ne oldu şimdi? Sen masum mu oldun? Yemeğe bahane bulup hesabı ödemeden kaçmak gibi bu.
O gençlik bozulurken sen neredeydin? Camide mi?
İhtiyarlarla camide namaz kılarken içine bir bıçak saplanmıyor yani? O zaman sen sadece kendini muhafaza et bize yeter.
Biz dünyanın dört bir yanındaki kardeşlerimiz için dertlenmeye ve çabalamaya, koşturmaya devam ederken, onlardan en azından bir kısmını uyandırmak için gece gündüz çalışırken bize ayak bağı olma lütfen.
Ee, biz kim miyiz?
Genciz.
Mukaddes hayalini fani hayatına aksettirmek için her gün dualarla başlayan serüvenine; edindiği ilmi, bilimi ve meziyetlerini de katarak hiç tereddüt etmeden Hakk yolda Hakk’a koşan, Hakk’ın istediği zihni berrak komutanlar gibi hak ettiği değerleri fethetmek için ter döken bir grup arslan…
Genç arkadaş!
Henüz mevsim bahar. Kıymetini bilmemiz gereken gençliğimizle bu kutlu yolda adımlarken, her geçen gün artarak güçlendiğimizi unutmayalım. Biz birbirimizden şimdilik habersiz grup grup ilerlerken, hep bir araya geleceğimiz zamanının hayaliyle yanıp tutuşmaktayız. Ve bilmekteyiz ki:
Surda bir gedik açtık mukaddes mi mukaddes, ey kahpe rüzgar artık ne yandan esersen es!
Kaçış Rampası'nın yeni bölümü yayında.