Fluent Fiction - Turkish:
Collaboration Over Competition: A Halloween Promotion Surprise Find the full episode transcript, vocabulary words, and more:
fluentfiction.com/tr/episode/2025-10-30-22-34-02-tr Story Transcript:
Tr: Emre ofisin penceresinden dışarı baktı.
En: Emre looked out from the office window.
Tr: Sonbaharın serin havası, sararmış yaprakları havada dans ettiriyordu.
En: The cool air of autumn was making the yellowed leaves dance in the air.
Tr: İçeride ise ofisin dört bir köşesi Cadılar Bayramı dekorlarıyla süslenmişti.
En: Inside, every corner of the office was decorated with Halloween decorations.
Tr: Masaların üzerinde küçük balkabakları, köşelerde plastik örümcek ağları vardı.
En: There were small pumpkins on the desks and plastic spider webs in the corners.
Tr: Emre masasındaki evrakları toparlarken bir dosyanın eksik olduğunu fark etti.
En: While tidying up the documents on his desk, Emre noticed that a file was missing.
Tr: Bu dosya, terfi şansı için büyük önem taşıyordu.
En: This file was of great importance for a promotion opportunity.
Tr: Müdürü dosyanın hemen bulunmasını istemişti.
En: His manager wanted the file to be found immediately.
Tr: Emre panikledi.
En: Emre panicked.
Tr: O sırada Leyla masasına yaklaştı.
En: At that moment, Leyla approached his desk.
Tr: "Emre, her şey yolunda mı?
En: "Emre, is everything alright?
Tr: Çok endişeli görünüyorsun."
En: You look very worried."
Tr: Emre, Leyla'nın dostça yaklaşımına rağmen temkinliydi.
En: Despite Leyla's friendly approach, Emre was cautious.
Tr: Aynı terfi için yarışıyorlardı.
En: They were competing for the same promotion.
Tr: Ama başka seçeneği yoktu.
En: But he had no other option.
Tr: "Leyla, önemli bir dosyam kayboldu.
En: "Leyla, an important file of mine is missing.
Tr: Yardımın olabilir mi?"
En: Can you help?"
Tr: Leyla düşünceli bir ifadeyle başını salladı.
En: Leyla nodded thoughtfully.
Tr: "Tabii, birlikte arayalım."
En: "Of course, let's look for it together."
Tr: İkili ofiste dosyayı aramaya başladı.
En: The two started searching the office for the file.
Tr: Her masayı, dolabı dikkatlice kontrol ettiler.
En: They carefully checked every desk and cabinet.
Tr: Ancak dosya ortada yoktu.
En: But the file was nowhere to be found.
Tr: Emre'nin aklına bazı şüpheler geldi ama bunları dile getirmedi.
En: Some suspicions came to Emre's mind, but he didn't voice them.
Tr: Sonunda Leyla, bir rakip takımın odasına yaklaştı.
En: Finally, Leyla approached a rival team's room.
Tr: İçeriden belli belirsiz sesler geldiğini fark etti.
En: They noticed faint sounds coming from inside.
Tr: Kapının aralığından içeri baktılar ve dosyanın rakip takım tarafından saklandığını gördüler.
En: They peeked through the slightly open door and saw that the file was hidden by the rival team.
Tr: Amaçları, Emre ve Leyla'yı kötü göstermekti.
En: Their aim was to make Emre and Leyla look bad.
Tr: Emre ve Leyla derin bir nefes aldı.
En: Emre and Leyla took a deep breath.
Tr: Bu, onların şansıydı.
En: This was their chance.
Tr: Kararlıca içeri girdiler.
En: They entered decisively.
Tr: "Bu dosya bizden izinsiz almak yasak," dedi Emre, dosyayı alarak.
En: "Taking this file without our permission is prohibited," Emre said, taking the file.
Tr: Ofise döndüklerinde Emre ve Leyla, müdüre dosya ile birlikte çalıştıklarını ve dosyayı...