
Uzak dağlarda, beyaz rahibelerin yaşadığı bir manastırda bir tutam mavi sakal saklanırmış. Manastıra nasıl geldiğini kimse bilmezmiş. Kimileri bedeninin diğer kısımlarını rahibelerin gömdüğünü, başka hiç kimsenin ona dokunamayacağını söyler. Rahibelerin neden böyle bir kalıtı sakladıkları bilinmezmiş, fakat anlatılanlar doğruymuş. Arkadaşımın arkadaşı onu kendi gözleriyle görmüş. Söylediğine göre sakal maviymiş, daha doğrusu çivit mavisiymiş. Göldeki karanlık buzlar kadar mavi, geceleyin bir çukurun gölgesi kadar mavi. Bu sakal bir zamanlar, anlatılanlara göre, başarısız bir sihirbaza, kadınlardan anlayan dev bir adama, Mavisakal diye bilinen adama aitmiş. Bu bölümde kadın psişesinin yıkıcı eril ilkesini Mavi Sakal masalı üzerinden anlatmaya ve yorumlamaya çalıştım.