Mounjaro deneyimimin 3. gününü paylaşıyorum....
mounjaro deneyimimin ikinci gününü anlatıyorum...
Mounjaro kullanım sürecindeki günlük deneyimlerimi paylaştığım bir mini seri olarak karşınızdayım.
Burada gün be gün kişisel deneyim ve hissiyatımı aktarmak ve kayıt altına almak istiyorum.
Hiç düşündünüz mü sorumluluk olarak yerine getirdiğiniz eylemlerin ne kadarını içinizden gelerek ne kadarını da zorunluluktan yapıyorsunuz??? peki içinizden gelen şeyler gerçekten sorumluluk olarak adlandırılabilir mi??? ya da sırf içinizden geldiği için çocuğunuzla ilgilenmez sizi sorumlu bir anne mi yapar??? işte böyle şeyler üzerine konuşacağız bu bölümde....
Anneler gününde hediye seçmek gerçek bir Challenge halini alabiliyor çoğu zamana. En doğru en mutlu edici hediyeyi seçmek bazen doğru eşi seçmekten bile zor olabiliyor. İşte bu bölümde bu meselenin geyiğini yapacağım....
Garson boy 80'li ve 90'lı yıllarda 12-17 yaş arasındaki ergenlerin o dönemin deyimiyle Blue çağındakilerin kıyafet bedenini tanımlamak için kullanılan bir deyim. Günümüzde bu deyim tedavülden kalktı çünkü öyle bir anlayış yok ve bu iyi bir şey. Bu bölümde hem biraz nostalji yapıp hem de o dönemin gençlerinin travması olan garson boy mezalimi hakkında bilgi aktaracağım....
son zamanlarda sıkça duyduğumuz "gelecek kaygısı" kavramının hayatımızı ne yönde etkilediğine dair bir bölüm...
bu bölüm hayatını başkalarının eylemlerine reaksiyon olarak yaşamayanlara gelsin
Bugünkü felsefi pencere bölümünde "ihtiyaçlar ve ihtiraslar sınırsız mıdır? " sorusuna cevap arıyor olacağız...
Her deneyim insanın hayatına katkı sunar ama bazı deneyimler vardır ki hayata, olaylara ve insanlara bakış açınızı değiştirir. Bugün onlar üzerine konuşacağız. Sizde deneyimlerinizi paylaşırsanız onaları da irdeleyebiliriz...
yeni bir mini felsefe serisi hazırladım. Burada kısa kısa anlamına varmak istediğim bazı kavramlar hakkında konuşuyor olacağım. il bölümün konusu ise sevgi ve bilgi arasındaki bağ...
Devlet dediğimiz yapı aslında ne? bizim için mi var yoksa biz onun için mi varız? Biraz bunu konuşalım istedim...
Dante der ki; insanın mutsuzken. mutlu bir zamanı hatırlaması kadar büyük bir acı yoktur...
Peki Dante haklı mı?
Geçmişteki mutluluk bugünün acısı mı????
Fremdscham yani "başkası adına utanma" kavramı üzerinde konuşacağımız eğlenceli bir bölümle beraberiz...
Bu bölümde marka çantaların kimler tarafından hangi motivasyonla ve ne şekilde alındığı üzerinde konuşacağız. Yani hangi sosyolojik katmanın hangi markalara yöneldiği hususunda kendi bilimsel gözlemlerimi (çıplak gözle elde ettiğim veriler) sizinle paylaşıyor olacağım.
Bir dinleyin bakalım siz de benimle hemfikir misiniz yoksa ayrı dünyaların insaları mıyız onu irdeleyelim...
Nezaket en zor anlarda bile köprüler kurar ve küçük bir tebessüm ya da nazik bir söz beklenmedik güzellikleri hayatımıza katar...
Diyelim ki çok severek kullandığınız bir ürün var ama bir gün bir bakmışsınız ki piyasadan kalkmış!
Ne hissedersiniz???
Burada bu durumu masaya yatıracağız...
Bu bölümde eleştiri mevzusu masaya yatırılmakta olup; olumlu veya olumsuz eleştirinin kişiler üzerindeki etkililiği hususunda fikir beyanında bulunmaktayım.
Dinledikten sonra hemfikir olup olmadığınızı bildirin isterim çünkü samimi olarak fikirlerinizi merak ediyorum.
sizce uzun ilişkilerin sırrı gençlikten gelen alışkanlıklar mı yoksa zamanla yapılan bilinçli seçimler mi????
düşüncelerinizi benimle paylaşırsanız ( instagram @nesterendnz) belki de bu konu hakkında ikinci bir bölüm bile yaparız...
Bu bölümde bazı insanların neden şarj kelimesine şarz dediklerine dair sizinle dertleşmek istiyorum.
Bu arada siz hangi taraftasınız?
şarj mı ....
sarz mı ....